Sokakta, trafikte, bir tartışma anında ya da bir kamu kurumunun koridorlarında…
Sıkça duyduğumuz, neredeyse kalıplaşmış bir cümle var:
“Sen benim kim olduğumu biliyor musun?”
Peki gerçekten… Bu cümleyi kullananlar, kendilerinin kim olduğunu biliyorlar mı?
Bu söz; tek bir anlam taşımıyor. Söyleyenin ruh hâline, ortamın gerilimine ve ilişki biçimine göre değişiyor. Ancak çoğu zaman bir güç gösterisi, bir üstünlük vurgusu, hatta kimi zaman bir tehdit olarak karşımıza çıkıyor.
Kibir mi, Öfke mi, Görülmeme Acısı mı?
“Sen benim kim olduğumu biliyor musun?”
Bu, bazen bir kişinin kendini çok önemli gördüğü ve karşısındakine haddini bildirmek istediği bir kibir cümlesidir.
Bazen öfke patlaması, bazen ise bir ayrıcalık beklentisinin dışavurumudur.
> “Ben sıradan biri değilim. Bana öyle davranamazsın.”
Cümle bu alt anlamla fısıldar sanki… Saygı, ilgi, öncelik bekler.
Fakat bu söz her zaman sadece kibir barındırmaz.
Bazen de sessiz bir isyanın sesi olur.
Bir insan; emek vermiş, yıllarını harcamış, değer katmış ama görülmemiştir.
İşte o zaman bu söz, bir tür sitemle, bir hak arayışıyla gelir:
> “Bunca şeyi yaptım. Hiçbirini hak etmiyorum. Farkında mısın?”
O sözde bazen de derin bir hayal kırıklığı gizlidir.
Anlaşılmamış, tanınmamış, küçümsenmiş bir insanın son çırpınışı gibidir.
Aslında demek istediği şudur:
> “Ben bu değilim. Neden beni böyle görüyorsun
Bugün kimse kimseyi tanımıyor.
Tanımak için çaba da göstermiyor.
İnsanlar sadece kendini duyurmak, kendine yer açmak istiyor.
Bu yüzden bu söz daha sık ve daha sert söyleniyor. Çünkü insanlar artık görülmüyor, duyulmuyor, anlaşılmıyor.
> “Sen benim kim olduğumu biliyor musun?”
Belki de sadece bir yardım çığlığıdır.
Son Söz
Bu cümle…
Birine yukarıdan bakmanın ifadesi de olabilir,
Görülmeyen bir emeğin çığlığı da…
Bir isyan, bir hesap sorma, bir savunma…
Ama ne olursa olsun, bu sözün arkasında bir duygu vardır.
Ne acı ki...
Birbirimizi tanımadan, anlamadan, dokunmadan yaşamayı öğrendik.
Ve o yüzden,
“Bize dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” diyen, sessiz ama mesafeli bir toplum olduk.