Fatih YILMAZ
Köşe Yazarı
Fatih YILMAZ
 

FETİH NESLİNE VURULAN TEKNOPRANGA “SOSYAL MEDYA”

  Fetih, kalplere vurulan kilitleri kırmak, rahmete susayan gönülleri Rahman’a kavuşturmaktır. Fetih, zor zamanlarda en büyük fedakarlıkları yapabilmek, ahiret için dünya nimetlerinden vazgeçebilmektir. Fetih, insanları Alemlerin Rabbinin yüce mesajı ile buluşturmak, hakikate kavuşturmaktır. Fetih, savaşlara başlamadan engel olmak, barış ortamını oluşturmak için gereken tüm şartları yerine getirmektir. Fetih neslinin mimarı olmak ise, Peygamberimizin sav hadisine mazhar olabilmek, bu hedefi yıllar boyu hayal edebilmek ve gereken tüm gayreti ortaya koyabilmektir. Yaşanılan dönemin ilimlerine sahip olmak, imkansız denilende imkanı görebilmektir. Herkese ve her şeye rağmen mücadele etmek, sabretmek ve asla vazgeçmemektir. İlim sahibi olmak, yabancı dil bilmek, kültür ve sanatta başı çekmek, en büyük teknolojik araştırma ve yatırımları yapmak ve gemileri karadan yürütebilmektir. Bir çağı kapatıp, bir çağı açmak, düşmanlarının dahi kendisinden övgüyle bahsettiği, Allah’a sığınan, sa’ye sarılan ve hikmete ram olan, irfanda kemale eren, ilim, fikir ve aksiyon adamı Fatih Sultan Mehmet olabilmektir.      Çağın Fatih’i olabilmeyi kuru bir iddiadan çıkarıp gerçekle buluşturmak gerekir. Bu buluşma, asırlar boyu dünyaya nizamat veren bir neslin torunları olarak tarihimizi bilmek ve gereken dersleri çıkararak günümüzü planlamak anlamını taşır. Bu bağlamda fetih nesli ifadesi güçlü bir iddiadır.       Tarih boyunca elde edilen bütün zaferler önce hayal edilmiştir. Onun için hayal etmek, bir hedefi önce zihinlerde arzu edilen kıvama getirmek önemlidir. Ardından bu hedefe yönelmiş güçlü bir iman gerekir. İnsan, samimi bir gönül ile kararlı, duyarlı ve devamlı çalışma neticesinde üzerine düşeni yapmış olur. Bütün çalışmalar takip ve intaç gerektirir son olarak da tüm benlik ile ortaya koyulan teslimiyet hedefin taçlandırılması anlamına gelir. Ancak netice olarak İstanbul defalarca aynı niyet ve duygularla kuşatılsa da Fethi Cenab-ı Allah takdir ettiği zamanda takdir ettiği asker ve komutana verir. Fetih nesline dahil olmak ancak bu esaslara uygun hareket edenlere nasip olur.      Şimdi fetih neslinin üzerinde oynanan oyunlardan biri olan sosyal medyaya değinelim. Bilindiği üzere hiçbir ilah yoktur demeden, Allah vardır ifadesi eksik kalır. Önce zihinlerdeki tüm batıl ilahları, düşünceleri yok etmek gerekir. Yani, önce sağlıklı, temiz, bütün olumsuzluklardan arındırılmış bir zihin oluşturmak şarttır. Dolayısıyla evvela fethe giden yoldaki engelleri, önyargıları bertaraf etmek gerekir. Bu bağlamda çağımızda fetih neslinin çalışmalarına, idealine, yaşantısına ve karakterine menfi anlamda etki eden birçok hadiseden bahsedilse de en önemlilerinden biri sosyal medyadır.      Sosyal medya kısaca, zihni performansı psikolojik olarak sürekli tahrik eden bir mekanizma olarak özetlenebilir. Sürekli yanımızda, her an elimizin altında, aklımızın bir köşesinde durarak tüm çalışma motivasyonumuzu negatif manada etkileyen bir düzen. Akla gelebilecek bütün günahların işlendiği sihirli bir dünya. Yalan, iftira, ahlaksız yayın, zaman israfı, kumar, sahtekarlık ve daha nice hayırsız işlerin yeniden hayat bulduğu bir teknoloji.      Eğer fetih nesli iddiasında bulunan gençlerimiz günlük en az bir kitap okuma süresini sosyal medya hesaplarının sonu gelmeyen içeriklerini takip etmeye ayırıyorsa burada ciddi sorunlar var demektir. Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, narsistik kişilik bozukluğu, zihinsel dağınıklık gibi birçok rahatsızlığımızın sebebi yanımızdan ayıramadığımız akıllı telefonlarımızdan kaynaklanmaktadır. Bizi yavaş yavaş ve hissettirmeden yok eden, beynimizi işlevsiz hale getiren bir mekanizmadan bahsediyoruz. Bu teknolojiden uzak kaldığımızda adeta ampütasyona uğramış bir hasta gibi hissediyorsak mesele kriz seviyesine gelmiş demektir. İlahi kanunlar gereği var olan insan, iman ışığında ve aklın önderliğinde hareket etmeli. Akıl, bir teknolojik ürünün ne amaçla üretildiğini, nasıl kullanılması gerektiğini ve kullanımı neticesinde ne gibi sonuçlar doğuracağını bulmamızı sağlar. Maalesef bugün sosyal medya kullanım oranlarına baktığımızda özellikle genç nesle bir teknopranganın vurulduğunu görmekteyiz.       Fetih neslinin en önemli özelliklerinden biri, küresel oyunlara karşı koyabilme iradesine sahip olmasıdır. Fetih nesli aklını yitirilmiş, sömürülen milyonların kurtuluşu için kullanan, gündelik boş işlerin arasında kaybolmayan, popüler kültüre teslim olmadan karada gemiler yapan az da olsa inanmış ve ayakları üzere sabit duran insanlar topluluğu demektir. Bu öyle bir nesildir ki, hiçbir güç ve idareye teslim olmaz, önüne sunulan dünyalıkları elinin tersiyle iter ve gece gündüz demeden zerre miktarı hayrın da şerrin de hesabının sorulacağı zamanın hazırlıklarını yapmak için çalışır.      İşte bu inançtaki bir neslin tebliğ faaliyetlerini birebir iletişimden, tamamen sanal aleme taşıma tehlikesinden bahsediyoruz. Sosyal medyaya kapılmak insanlardan kopmak demektir. Sosyal medyada sınıf arkadaşlarınıza çay ısmarlayamazsınız, bir yetimin başını okşayamazsınız, yolda kalmışın elinden tutamazsınız ama 140 karakterde en duygusal mesajları verebilirsiniz. Duygusal ama faydasız mesajlar. Sosyal medya iyi tarafları da olan çok tehlikeli mecralar bütününün adıdır. Onu daha sakıncalı hale getiren de iyi taraflarının olmasıdır. Tıpkı doğruya en yakın olan yanlışın en kötü olması gibi.                                  Sosyal medya fetih nesline vurulmuş bir teknoprangadır…
Ekleme Tarihi: 30 Aralık 2017 - Cumartesi

FETİH NESLİNE VURULAN TEKNOPRANGA “SOSYAL MEDYA”

  Fetih, kalplere vurulan kilitleri kırmak, rahmete susayan gönülleri Rahman’a kavuşturmaktır. Fetih, zor zamanlarda en büyük fedakarlıkları yapabilmek, ahiret için dünya nimetlerinden vazgeçebilmektir. Fetih, insanları Alemlerin Rabbinin yüce mesajı ile buluşturmak, hakikate kavuşturmaktır. Fetih, savaşlara başlamadan engel olmak, barış ortamını oluşturmak için gereken tüm şartları yerine getirmektir. Fetih neslinin mimarı olmak ise, Peygamberimizin sav hadisine mazhar olabilmek, bu hedefi yıllar boyu hayal edebilmek ve gereken tüm gayreti ortaya koyabilmektir. Yaşanılan dönemin ilimlerine sahip olmak, imkansız denilende imkanı görebilmektir. Herkese ve her şeye rağmen mücadele etmek, sabretmek ve asla vazgeçmemektir. İlim sahibi olmak, yabancı dil bilmek, kültür ve sanatta başı çekmek, en büyük teknolojik araştırma ve yatırımları yapmak ve gemileri karadan yürütebilmektir. Bir çağı kapatıp, bir çağı açmak, düşmanlarının dahi kendisinden övgüyle bahsettiği, Allah’a sığınan, sa’ye sarılan ve hikmete ram olan, irfanda kemale eren, ilim, fikir ve aksiyon adamı Fatih Sultan Mehmet olabilmektir.

     Çağın Fatih’i olabilmeyi kuru bir iddiadan çıkarıp gerçekle buluşturmak gerekir. Bu buluşma, asırlar boyu dünyaya nizamat veren bir neslin torunları olarak tarihimizi bilmek ve gereken dersleri çıkararak günümüzü planlamak anlamını taşır. Bu bağlamda fetih nesli ifadesi güçlü bir iddiadır. 

     Tarih boyunca elde edilen bütün zaferler önce hayal edilmiştir. Onun için hayal etmek, bir hedefi önce zihinlerde arzu edilen kıvama getirmek önemlidir. Ardından bu hedefe yönelmiş güçlü bir iman gerekir. İnsan, samimi bir gönül ile kararlı, duyarlı ve devamlı çalışma neticesinde üzerine düşeni yapmış olur. Bütün çalışmalar takip ve intaç gerektirir son olarak da tüm benlik ile ortaya koyulan teslimiyet hedefin taçlandırılması anlamına gelir. Ancak netice olarak İstanbul defalarca aynı niyet ve duygularla kuşatılsa da Fethi Cenab-ı Allah takdir ettiği zamanda takdir ettiği asker ve komutana verir. Fetih nesline dahil olmak ancak bu esaslara uygun hareket edenlere nasip olur.

     Şimdi fetih neslinin üzerinde oynanan oyunlardan biri olan sosyal medyaya değinelim. Bilindiği üzere hiçbir ilah yoktur demeden, Allah vardır ifadesi eksik kalır. Önce zihinlerdeki tüm batıl ilahları, düşünceleri yok etmek gerekir. Yani, önce sağlıklı, temiz, bütün olumsuzluklardan arındırılmış bir zihin oluşturmak şarttır. Dolayısıyla evvela fethe giden yoldaki engelleri, önyargıları bertaraf etmek gerekir. Bu bağlamda çağımızda fetih neslinin çalışmalarına, idealine, yaşantısına ve karakterine menfi anlamda etki eden birçok hadiseden bahsedilse de en önemlilerinden biri sosyal medyadır.

     Sosyal medya kısaca, zihni performansı psikolojik olarak sürekli tahrik eden bir mekanizma olarak özetlenebilir. Sürekli yanımızda, her an elimizin altında, aklımızın bir köşesinde durarak tüm çalışma motivasyonumuzu negatif manada etkileyen bir düzen. Akla gelebilecek bütün günahların işlendiği sihirli bir dünya. Yalan, iftira, ahlaksız yayın, zaman israfı, kumar, sahtekarlık ve daha nice hayırsız işlerin yeniden hayat bulduğu bir teknoloji.

     Eğer fetih nesli iddiasında bulunan gençlerimiz günlük en az bir kitap okuma süresini sosyal medya hesaplarının sonu gelmeyen içeriklerini takip etmeye ayırıyorsa burada ciddi sorunlar var demektir. Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, narsistik kişilik bozukluğu, zihinsel dağınıklık gibi birçok rahatsızlığımızın sebebi yanımızdan ayıramadığımız akıllı telefonlarımızdan kaynaklanmaktadır. Bizi yavaş yavaş ve hissettirmeden yok eden, beynimizi işlevsiz hale getiren bir mekanizmadan bahsediyoruz. Bu teknolojiden uzak kaldığımızda adeta ampütasyona uğramış bir hasta gibi hissediyorsak mesele kriz seviyesine gelmiş demektir. İlahi kanunlar gereği var olan insan, iman ışığında ve aklın önderliğinde hareket etmeli. Akıl, bir teknolojik ürünün ne amaçla üretildiğini, nasıl kullanılması gerektiğini ve kullanımı neticesinde ne gibi sonuçlar doğuracağını bulmamızı sağlar. Maalesef bugün sosyal medya kullanım oranlarına baktığımızda özellikle genç nesle bir teknopranganın vurulduğunu görmekteyiz. 

     Fetih neslinin en önemli özelliklerinden biri, küresel oyunlara karşı koyabilme iradesine sahip olmasıdır. Fetih nesli aklını yitirilmiş, sömürülen milyonların kurtuluşu için kullanan, gündelik boş işlerin arasında kaybolmayan, popüler kültüre teslim olmadan karada gemiler yapan az da olsa inanmış ve ayakları üzere sabit duran insanlar topluluğu demektir. Bu öyle bir nesildir ki, hiçbir güç ve idareye teslim olmaz, önüne sunulan dünyalıkları elinin tersiyle iter ve gece gündüz demeden zerre miktarı hayrın da şerrin de hesabının sorulacağı zamanın hazırlıklarını yapmak için çalışır.

     İşte bu inançtaki bir neslin tebliğ faaliyetlerini birebir iletişimden, tamamen sanal aleme taşıma tehlikesinden bahsediyoruz. Sosyal medyaya kapılmak insanlardan kopmak demektir. Sosyal medyada sınıf arkadaşlarınıza çay ısmarlayamazsınız, bir yetimin başını okşayamazsınız, yolda kalmışın elinden tutamazsınız ama 140 karakterde en duygusal mesajları verebilirsiniz. Duygusal ama faydasız mesajlar. Sosyal medya iyi tarafları da olan çok tehlikeli mecralar bütününün adıdır. Onu daha sakıncalı hale getiren de iyi taraflarının olmasıdır. Tıpkı doğruya en yakın olan yanlışın en kötü olması gibi.                                 

Sosyal medya fetih nesline vurulmuş bir teknoprangadır…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.