Murat Fidan
Köşe Yazarı
Murat Fidan
 

MOLLA SADREDDİN YÜKSEL: “BENİM KADER MEVZUUNDAKİ TEREDDÜTLERİMİ GİDEREN VE İMANIMI TAHKİKİ HALE GETİREN BİR ESERE CANIMI VERSEM UCUZDUR.”

MOLLA SADREDDİN  YÜKSEL: “BENİM KADER MEVZUUNDAKİ TEREDDÜTLERİMİ GİDEREN VE İMANIMI TAHKİKİ HALE GETİREN BİR ESERE CANIMI VERSEM UCUZDUR.” Prof. Dr. Mehmed Coşkunsel, arkadaşı Prof. Dr. Abdülbaki Turan beyden naklen şöyle bir hatıra anlatıyor: Doğunun tanınmış ve büyük alimlerinden Sadreddin Yüksel hocamıza bir vakit şöyle sordum: “Siz seyda idiniz, hoca idiniz, şarkta söz sahibi bir kimse idiniz,neden Risale-i Nur’u gördükten ve bu eserleri okuduktan sonra o tarz-ı hizmeti esas alıp, buna kuvvet verdiniz ve bu hizmete dahil oldunuz? Cevaben şöyle dediler: “Ben böyle bir soruya çoktan beri muntazırdım. Bunu anlatmak istiyordum.Siz buna vesile oldunuz. Benim İmanımı kurtaran bir esere hayatımı versem azdır.” Dedim ki: Hocam nasıl olur, sizin imanınızı nasıl kurtarır? Siz o kadar talebe yetiştirmişsiniz. Bu kadar bilginiz var?  Sadreddin Hoca dedi ki:  “Benim kader mevzuunda tereddütlerim oldu. Ya intihar edecektim veya cinnet geçirecektim. İkisi de ebedi hayatımı mahveden dünyamı karartan musibetler olacaktı. O tereddütlerimi Risale-i Nur eserlerinden olan İşarat-ül İ’caz’daki kader bahsi halletti. Benim imanımı tahkiki hale getirdi. Ben de böyle bir esere canımı versem ucuzdur.” Diyarbekir’de Altındağ Medrese-i Nuriye’mizde ders arasında yaptığımız sohbette Prof. Dr. Mehmed Coşkunsel ağabey, bu hatırayı bizzat bana anlattı. Murat FİDAN
Ekleme Tarihi: 07 Temmuz 2020 - Salı

MOLLA SADREDDİN YÜKSEL: “BENİM KADER MEVZUUNDAKİ TEREDDÜTLERİMİ GİDEREN VE İMANIMI TAHKİKİ HALE GETİREN BİR ESERE CANIMI VERSEM UCUZDUR.”

MOLLA SADREDDİN 
YÜKSEL: “BENİM KADER MEVZUUNDAKİ TEREDDÜTLERİMİ GİDEREN VE İMANIMI TAHKİKİ HALE GETİREN BİR ESERE CANIMI VERSEM UCUZDUR.”

Prof. Dr. Mehmed Coşkunsel, arkadaşı Prof. Dr. Abdülbaki Turan beyden naklen şöyle bir hatıra anlatıyor:

Doğunun tanınmış ve büyük alimlerinden Sadreddin Yüksel hocamıza bir vakit şöyle sordum: “Siz seyda idiniz, hoca idiniz, şarkta söz sahibi bir kimse idiniz,neden Risale-i Nur’u gördükten ve bu eserleri okuduktan sonra o tarz-ı hizmeti esas alıp, buna kuvvet verdiniz ve bu hizmete dahil oldunuz?

Cevaben şöyle dediler: “Ben böyle bir soruya çoktan beri muntazırdım. Bunu anlatmak istiyordum.Siz buna vesile oldunuz. Benim İmanımı kurtaran bir esere hayatımı versem azdır.”

Dedim ki: Hocam nasıl olur, sizin imanınızı nasıl kurtarır? Siz o kadar talebe yetiştirmişsiniz. Bu kadar bilginiz var? 

Sadreddin Hoca dedi ki: 
“Benim kader mevzuunda tereddütlerim oldu. Ya intihar edecektim veya cinnet geçirecektim. İkisi de ebedi hayatımı mahveden dünyamı karartan musibetler olacaktı. O tereddütlerimi Risale-i Nur eserlerinden olan İşarat-ül İ’caz’daki kader bahsi halletti. Benim imanımı tahkiki hale getirdi. Ben de böyle bir esere canımı versem ucuzdur.”

Diyarbekir’de Altındağ Medrese-i Nuriye’mizde ders arasında yaptığımız sohbette Prof. Dr. Mehmed Coşkunsel ağabey, bu hatırayı bizzat bana anlattı.

Murat FİDAN

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.