“Allah, kendilerine kitap verilenlerden, «Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, onu gizlemeyeceksiniz» diyerek söz almıştı. Onlar ise bunu kulak ardı ettiler, onu az bir dünyalığa değiştiler. Yaptıkları alış-veriş ne kadar kötü!” (Al-i İmran-187)   Alim olmak standardı ne mesela ? herkes ne mezunusun diye soruyor,alim olmak için ilmi bilgiye sahip olmak için bir okul bitirme ,diploma alma şartı konuluyor,oysa alim olabilmek için Allah rızasına adanan vakfedilen bir ömrü, bir kaç ömre sığdırmak gerekir,yani burnu kanasıya ilim ögrenmek, herkes uykuda iken kitapları ile meşgul olmak gerekir ,kıyıda köşede islama yabancı kalmış sadece bizde müslümanız diyebilen ,bundan başka islam adına hiç bir şey bilmeyen insanları bulup, canhıraş çalışmak gerekir,fedakarlık yapmak gerekir. İlme, alime saygı yitirilmeye başladı ,ahir zamandayız biliyorsunuz iman kor bi ateş elle tuta bilmek öyle zor öyle zor ki... Özel tv lerde her kesime hitap eden hocaların sayısı arttı hele sahabe i kiramın hayatlarını, çektikleri çilelerini hikaye tatında ,masal formatında anlatan hocalar yüreğimizin tam orta yerine kurulu verdi maşallah, mübarek Ramazanı şerifte sahurlarımız ,iftarlarımız ,cumalarımız şenleni verdi.Farkına varamadığımız şey ne biliyormusunuz, dini Celili İslamı yaşamamamızın vicdan azabını bu tv . Hocalarının anlattığı menkıbeler eşliğinde döktüğümüz gözyaşları alı verdi veya bu göz yaşları ile biz vicdanımızı gidermeye çalıştık HZ peygamberimizin (s.a.v) taifte taşlanması, ayaklarının kan revan içerisinde olması,migferinin yüzüne batması gibi benzeri konular tekrar edildikçe haşa zavallı acınası bir peygamber silüeti oluştu zihnimizde nasıl öldü nasıl kefenlendi sahabeler nasıl ağladı diye içli içli anlatılırken bizlerde ekranları başında salya sümük aglama seansları na girdik ve bunlara devam ettik İzmirde bir program yapılacak hep namı dilden dile dolaşan hocalar bulmaya çalıştık ,e tabi biz çıkıp anlatsak kim dinleyecek ki bizi ? biz kimiz ki ? tanınmış olmak gerekiyor hele birde arkanız yok sa ne ilminiz işe yarar ne alimliğiniz kimse sizi önemsemez namı dilden dile dolaşan hocalar böylece halkın göz bebeği olu verdiler kimseyi üzmeyen her duruma göre fetvaları mahirce veren hocalar baş tacı oluverdi Meşhur hocalardan birinin evinde Tv kanallarından biri röportaj yapıyor,duvarda kocaman bir resim. Hoca bey, bunun babasının resmi olduğunu söylüyor ve hemen kendini aklayı veriyor.” Soruyorlar: “Hocam resim asmak caiz mi?” diye, “caiz tabi ne olacak? Bu sonuçta bir gölgedir. Bakıp ibret alırsın!”Diyor. Acaba hadislerde geçen resim, gölgeden farklı bir şey mi? Sinek kaydı traşları takım elbiseleri ile göz dolduran bu hocalar kanallarda kapışılıyor daha dün hangi hoca hangi kanalda kaç para alıyor diye haberler okudum bir diyanet müftüsünün emekli oluncaya kadar çalışsa alamayacağı parayı alıyorlar Anlık hüzünlenmeler,bir mendillik gözyaşları… Yüreklere dokunup geçen ama asla kalıcı olmayan sohbetler,dinleyene İslam adına hiç bir sorumluluk yüklemeyen, masalsı anlatımlar… Bize apaçık İslam’ı anlatan, Bidat’leri İslamdan söküp atmak için didinen, HAK için Hakkı haykıran, başına ne geleceğini düşünmeden hakikatleri anlatan mert ve takva ehli, Ebu Zerr yürekli Hocalar lazım.Ama onlarında bir dernek bir vakıf veya siyasi bi partini arkasında durmaları lazım değilmi ? Sözümü iki ayeti kerime ile bitireyim anlayan anlasın artık “Onları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider. Konuşurlarsa sözlerine kulak verirsin. Onlar sanki elbise giydirilmiş kereste gibidirler. Her kuvvetli sesi kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın! Allah onları kahretsin! Nasıl da (haktan) çevriliyorlar!” (Münafıkun_4)   “İndirdiğimiz açık delilleri ve kitapta insanlara apaçık gösterdiğimiz hidayet yolunu gizleyenlere hem Allah hem de bütün lânet ediciler lânet eder.” (Bakara-159) vesselam