ORADA BİR KÖY VAR YAKINDA...

ORADA BİR KÖY VAR YAKINDA... Pandemi ve deprem sonrası birçok alışkanlık ve algı kökten değişmiştir. Yoğunluğu olan şehirlerde insanlar bunaldıkları veya olağanüstü durumlarda kendilerini güvende hissedecekleri köylere ilgi üst düzeye çıkmıştır. Bir karışta olsa toprak sahibi olmak, onunla meşgul olmak, stres atmak veya üzerine konduracağı bir mekânda konaklamak hayali herkesin rüyalarını süslemektedir. Durum bu şekilde bir hal alınca da bunu fırsata çevirmek isteyenlere gün doğmuştur. Özellikle şehre yakın köylerdeki tarıma elverişli veya elverişsiz fark etmez tüm araziler fırsatçılar tarafından bloke edilerek satışa sunulmuştur. Genellikle 500 m² olarak tanzim edilen araziler noter satışı ve temlik usulü pazarlanmıştır. Tapu, kadastro, imar, altyapı ve üst yapı olmayan bu arsalar kapanın elinde maalesef kalmamıştır! Uzmanların sürekli yatırım olarak toprak tavsiyeleri bunun yanında tasarrufların yatırıma dönüşmesi yolunda ki telkinler sonrasında bizde de bir arayış sonrası yolumuz böyle bir köye düşmüştür. Keşke düşmez olaydı desek dahi sonuç değişmiyor ve biz de oltaya takılmıştık. İzmir İli, Menderes İlçesi ve Küner Köyü doğal ortamı, çam ağaçları ile çevrili doğası, kavşak noktasında bulunması hepsinden önemlisi evimize yarım saatlik mesafesi ile oldukça cazip bir fırsat olarak görünüyordu. Yaklaşık 2000 dönümlük bir arazide birçok inşaatın olması, herkesin bütçesine göre villadan, konteynere, çadırdan prefabrike kadar çok fazla faaliyetin olması ortamı âdeta bir şantiye havasında gösteriyordu. Köyün girişinde bulunan Anka Life adlı ve emlakçı Nurten Şipak bizi anında ikna ederek 500 m² bir arsayı satmıştı. Ertesi gün noter satışı ile sevincimize diyecek yoktu. Bu işi yıllardır yaptığını, etraftaki yapıları, bunların üst düzey kişiler olduğunu ve zaman içinde tapuların dahi verileceği vaadiyle bizleri mum etti. Gösterdiği arsa yerinde hafriyat çalışması olduğunu, bunun akabinde haritacı ile parsellerin kazık çakılarak tespit edileceğini bunun sonrasında ise herkesin yeri belli olacağı için etrafını çevirebileceğimiz söylendi. Daha sonraki altı ay boyunca bizi sürekli oyalamak suretiyle zaman kazandı. Bir gün arsamıza gittiğimizde etrafının tellerle çevrildiğini üzerindeki afişte ise bizim arsa bilgilerimiz olduğunu görünce ilk şoku orada yaşadık. Nurten Hanım ise çok rahat bir şeklide bir yanlışlık olduğunu söylüyordu. Afişte bulunan telefonu aradığını fakat cevap alamadığını söyleyerek bizi oyalamaya devam etti. Karşı tarafı biz aradığımızda ise arsanın çifte satış olduğu ortaya çıktı. Sonuç olarak; resmen ve de noter onaylı olarak dolandırılmış olduk. Bizim gibi binlerce insan aynı şekilde mağdur oldu. Bizler birlik olarak bir gurup mağdur, tuttuğumuz iki acar avukat vasıtasıyla işi yargıya taşımış bulunuyoruz. Dosyanın gizliliği dolayısıyla daha fazla bilgi vermem mümkün olmasa da süreç hızla yol almaktadır. Bizim gibi bir mağduriyet yaşamamak için Küner Köyü Ormanköy projesi, Anka Life emlakçı ve Bobarter şirketi ve Orhan Gürsoy ismini bir köşeye not etsinler. Yoksa hayaliniz, “Orada bir köy var yakında fakat o köy bizim değildir!” kapsamda yol olabilir, benden uyarması! Esenlik dileklerimle, Erol Aydın