Erol Aydın
Köşe Yazarı
Erol Aydın
 

MÜNFERİTİ GENELE TEŞMİL ETMENİN HAKSIZLIĞI

Günümüzde sosyal medyanın gücü inkâr edilemez bir realite olarak karşımızda durmaktadır. Durum böyle olunca da akıllı telefonlarla anında tespit edilen görüntüler infial uyandırmada sınır tanımıyor. Tabi ki bu gücü olumlu kullanmak dayanışma ve kamuoyu oluşturma açısından oldukça önemlidir. Fakat bu durumun tersini düşündüğümüzde ise büyük kıyım ve dezenformasyonla haksız linçlere de sebep olmaktadır. Görüntülerde ki amaç ve niyeti bilmediğimize göre çok temkinli yaklaşmanın önemi ortaya çıkmaktadır. Kaynağını araştırmadan, emin olmadan her paylaşım için yorum yapmak ve aksiyon almak, alet olmak anlamına gelir ki bu tuzağa düşmemek gerekir. Daha somut örnekler üzerinden gidecek olursak mesele daha iyi anlaşılmış olacaktır. Polis, asker, bekçi veya zabıtanın müdahil olduğu görüntüler sıkça karşımıza gelmektedir. Bu görseller batıda özellikle Amerika’da vuku bulduğunda zanlılara karşı sert ve acımasız durumlara şahit oluyoruz. Daha ileri gidersek kamu güvenliği açısından mesela polis silahını kullanarak asayişi sağlamaya çalışıyor. Bu durum Amerika kamuoyunda hiç tartışmasız kabul edilerek ayrışma konusu olmuyor. Biz bile izlediğimizde “vay be” diyerek onay verdiğimiz olmuştur. Aynı görüntü bizde yaşandığında halk olarak olayını önünü arkası anlamadan zanlıyı kurtarmaya çalışan bir tutum sergiliyoruz. Böylece hem kamu görevi yapan insanları itibarsızlaştırarak görev yapmalarını engellemiş oluyoruz. Hem de suçu ve suçluyu koruyarak kamu vicdanının yara almasına aracı oluyoruz. Bunun yanında münferit bir hadise olarak cereyan eden olayın sosyal medyaya yansımasını genele teşmil ederek taraftar bulmaya çalışıyoruz. Oysaki zanlı, doğal olarak gözaltına alınmamak adına bir direnç gösterecektir. Güvenliğinde onu zapt etmek için efor sarf etmesi yine doğalken ortaya çıkan arbedenin bir suç gibi gösterilmesi haksızlıktır.  Sonuç olarak; on binlerce mensubu bulunan bir teşkilatın sadece bir olay dolayısı ile genellemeye kurban edilmesi yanlıştır. Yurdun dört bir köşesinde buna benzer görüntülerin ortaya çıkması doğaldır fakat bunların hepsi basına yansımadığı için haberimiz olmuyor. Ortaya çıkanları ise insan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi maskesi arkasına sığınarak farklı algı operasyonlarına alet etmek de doğru değildir. Güvenlik kuvvetleri davranış ve üslup konusunda daha duyarlı, vatandaşında olaylara vakıf olmada daha hassas davranması herkesin hayrına olacaktır. Herkes kendi adaletini ve hukukunu tesis etmeye çalışırsa ortada devlet diye bir şey kalmayacaktır. Esenlik dileklerimle, Erol Aydın
Ekleme Tarihi: 19 Aralık 2019 - Perşembe

MÜNFERİTİ GENELE TEŞMİL ETMENİN HAKSIZLIĞI

Günümüzde sosyal medyanın gücü inkâr edilemez bir realite olarak karşımızda durmaktadır. Durum böyle olunca da akıllı telefonlarla anında tespit edilen görüntüler infial uyandırmada sınır tanımıyor.

Tabi ki bu gücü olumlu kullanmak dayanışma ve kamuoyu oluşturma açısından oldukça önemlidir. Fakat bu durumun tersini düşündüğümüzde ise büyük kıyım ve dezenformasyonla haksız linçlere de sebep olmaktadır.

Görüntülerde ki amaç ve niyeti bilmediğimize göre çok temkinli yaklaşmanın önemi ortaya çıkmaktadır. Kaynağını araştırmadan, emin olmadan her paylaşım için yorum yapmak ve aksiyon almak, alet olmak anlamına gelir ki bu tuzağa düşmemek gerekir.

Daha somut örnekler üzerinden gidecek olursak mesele daha iyi anlaşılmış olacaktır. Polis, asker, bekçi veya zabıtanın müdahil olduğu görüntüler sıkça karşımıza gelmektedir. Bu görseller batıda özellikle Amerika’da vuku bulduğunda zanlılara karşı sert ve acımasız durumlara şahit oluyoruz. Daha ileri gidersek kamu güvenliği açısından mesela polis silahını kullanarak asayişi sağlamaya çalışıyor. Bu durum Amerika kamuoyunda hiç tartışmasız kabul edilerek ayrışma konusu olmuyor. Biz bile izlediğimizde “vay be” diyerek onay verdiğimiz olmuştur.

Aynı görüntü bizde yaşandığında halk olarak olayını önünü arkası anlamadan zanlıyı kurtarmaya çalışan bir tutum sergiliyoruz. Böylece hem kamu görevi yapan insanları itibarsızlaştırarak görev yapmalarını engellemiş oluyoruz. Hem de suçu ve suçluyu koruyarak kamu vicdanının yara almasına aracı oluyoruz.

Bunun yanında münferit bir hadise olarak cereyan eden olayın sosyal medyaya yansımasını genele teşmil ederek taraftar bulmaya çalışıyoruz. Oysaki zanlı, doğal olarak gözaltına alınmamak adına bir direnç gösterecektir. Güvenliğinde onu zapt etmek için efor sarf etmesi yine doğalken ortaya çıkan arbedenin bir suç gibi gösterilmesi haksızlıktır. 

Sonuç olarak; on binlerce mensubu bulunan bir teşkilatın sadece bir olay dolayısı ile genellemeye kurban edilmesi yanlıştır. Yurdun dört bir köşesinde buna benzer görüntülerin ortaya çıkması doğaldır fakat bunların hepsi basına yansımadığı için haberimiz olmuyor. Ortaya çıkanları ise insan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi maskesi arkasına sığınarak farklı algı operasyonlarına alet etmek de doğru değildir.

Güvenlik kuvvetleri davranış ve üslup konusunda daha duyarlı, vatandaşında olaylara vakıf olmada daha hassas davranması herkesin hayrına olacaktır. Herkes kendi adaletini ve hukukunu tesis etmeye çalışırsa ortada devlet diye bir şey kalmayacaktır.

Esenlik dileklerimle,

Erol Aydın

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.