Erol Aydın
Köşe Yazarı
Erol Aydın
 

KORONA GÜNLERİNDE RAMAZAN

KORONA GÜNLERİNDE RAMAZAN Salgın dolayısı ile bu sene farklı bir ramazan idrak edeceğimiz kesin olmakla birlikte belki ilk defa bayram namazı bile kılınamayacak gibi gözüküyor. Bu durum samimi Müslümanlar için yürek burkucu olsa da böyle bir gerçekle yüzleşmek te kaçınılamaz gözüküyor. Her sene ramazanda ortaya çıkan abuk-sabuk soru ve analizler bu sene farkı bir boyutta tezahür edecektir. Şimdiden bazı kesimler tarafından ramazan borsası açıldı bile. En masumu, “Tutulan oruç vücut direncini düşüreceği için ramazan ertelenmelidir!” diyenler olarak ortaya çıktı. Diyanet bu anlayışa taviz vermeyerek son noktayı koydu. Fakat borsa bir sefer açıldı ya yeni fantezilerin arkası kesilmedi, ”Oruç ve teravih namazı bir bütün olduğu için birbirinden ayrılmazmış dolayısı oruç tutanlar eğer teravih kılmazlarsa ibadet eksik olduğu için kabul olmazmış bu yüzden de ramazan ertelenmeliymiş!” gibi akla ziyan açıklamalar maalesef yapılmıştır. Bu açıklamanın insan neresini düzelteceğini şaşırıyor. Dolayısı ile hiç düzeltme yapmamak daha doğru olacaktır. Mütedeyyin Müslümanlar zaten bu tür beyanlara gülüp geçiyorlar. Din âlimleri bile bu konuda fetva veremezken, ramazanla ve oruçla hayatı boyunca yüzleşmemiş insanların bu şekilde konuşmaları akıl tutulmasının Nirvana’sı olsa gerek.  Bu tür beyanlar en basitinden samimiyetten yoksundur. Nifak sokmayı amaçlayan ve akılları bulandırarak duvardan bir tuğla sökebilir miyim çabasıdır. Bu tür düşünce ve akımlar her dönemde olmuştur, bundan sonra da olacaktır. Bilinçaltında dini afyon olarak gören zihniyetin dışa vurumu olarak görmek gerekir. Bunlar, dini ve dini değerleri gelişmeye engel olarak gören zihniyetin fosilleşmiş kalıntılarıdır. Bu zavallılara göre, muhafazakâr insanlar koyun ve sürü olduğu için bunlara çobanlık yapmak gibi bir düşünceleri her daim mevcuttur. Ne acıdır ki son yarım asırda beğenmedikleri, hor gördükleri ve aşağıladıkları insanlar tarafından yönetiliyor olmaları da bir ironi olarak karşılarında duruyor. Bu acı gerçeği kabul edemedikleri için de sürekli saldırarak cephe oluşturmaya çalışmaları bu kuyruk acısı yüzündendir. Bari inanan insanların yakasından düşün, onlar neyin ne olduğunu sizden çok iyi biliyorlar. Onların kafasında ramazan ve oruçla ilgili en küçük soru işareti olmadığı gibi şüpheleri de mevcut değildir.  Sonuç olarak; dini mevzular önüne gelen herkesin kelam edeceği bir mecra değildir. Dolayısı ile kimsenin bu devirde akla da, izana da ihtiyacı yoktur. Siz kendi bataklığınızda debelenmeye devam edin, bizler takva ve ferasetle kendi yolumuzu buluruz. Bu şekilde küçülmek ve zavallı durumlara düşmek onurlu bir insan için ne büyük gaflettir. Esenlik dileklerimle, Erol Aydın
Ekleme Tarihi: 23 Nisan 2020 - Perşembe

KORONA GÜNLERİNDE RAMAZAN

KORONA GÜNLERİNDE RAMAZAN

Salgın dolayısı ile bu sene farklı bir ramazan idrak edeceğimiz kesin olmakla birlikte belki ilk defa bayram namazı bile kılınamayacak gibi gözüküyor. Bu durum samimi Müslümanlar için yürek burkucu olsa da böyle bir gerçekle yüzleşmek te kaçınılamaz gözüküyor.

Her sene ramazanda ortaya çıkan abuk-sabuk soru ve analizler bu sene farkı bir boyutta tezahür edecektir. Şimdiden bazı kesimler tarafından ramazan borsası açıldı bile. En masumu, “Tutulan oruç vücut direncini düşüreceği için ramazan ertelenmelidir!” diyenler olarak ortaya çıktı. Diyanet bu anlayışa taviz vermeyerek son noktayı koydu. Fakat borsa bir sefer açıldı ya yeni fantezilerin arkası kesilmedi, ”Oruç ve teravih namazı bir bütün olduğu için birbirinden ayrılmazmış dolayısı oruç tutanlar eğer teravih kılmazlarsa ibadet eksik olduğu için kabul olmazmış bu yüzden de ramazan ertelenmeliymiş!” gibi akla ziyan açıklamalar maalesef yapılmıştır. Bu açıklamanın insan neresini düzelteceğini şaşırıyor. Dolayısı ile hiç düzeltme yapmamak daha doğru olacaktır. Mütedeyyin Müslümanlar zaten bu tür beyanlara gülüp geçiyorlar. Din âlimleri bile bu konuda fetva veremezken, ramazanla ve oruçla hayatı boyunca yüzleşmemiş insanların bu şekilde konuşmaları akıl tutulmasının Nirvana’sı olsa gerek. 

Bu tür beyanlar en basitinden samimiyetten yoksundur. Nifak sokmayı amaçlayan ve akılları bulandırarak duvardan bir tuğla sökebilir miyim çabasıdır. Bu tür düşünce ve akımlar her dönemde olmuştur, bundan sonra da olacaktır. Bilinçaltında dini afyon olarak gören zihniyetin dışa vurumu olarak görmek gerekir. Bunlar, dini ve dini değerleri gelişmeye engel olarak gören zihniyetin fosilleşmiş kalıntılarıdır. Bu zavallılara göre, muhafazakâr insanlar koyun ve sürü olduğu için bunlara çobanlık yapmak gibi bir düşünceleri her daim mevcuttur. Ne acıdır ki son yarım asırda beğenmedikleri, hor gördükleri ve aşağıladıkları insanlar tarafından yönetiliyor olmaları da bir ironi olarak karşılarında duruyor. Bu acı gerçeği kabul edemedikleri için de sürekli saldırarak cephe oluşturmaya çalışmaları bu kuyruk acısı yüzündendir.

Bari inanan insanların yakasından düşün, onlar neyin ne olduğunu sizden çok iyi biliyorlar. Onların kafasında ramazan ve oruçla ilgili en küçük soru işareti olmadığı gibi şüpheleri de mevcut değildir. 

Sonuç olarak; dini mevzular önüne gelen herkesin kelam edeceği bir mecra değildir. Dolayısı ile kimsenin bu devirde akla da, izana da ihtiyacı yoktur. Siz kendi bataklığınızda debelenmeye devam edin, bizler takva ve ferasetle kendi yolumuzu buluruz. Bu şekilde küçülmek ve zavallı durumlara düşmek onurlu bir insan için ne büyük gaflettir.

Esenlik dileklerimle,

Erol Aydın

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.