Ercan ULUPINAR
Köşe Yazarı
Ercan ULUPINAR
 

AİLE BİRLİĞİNİN ÖNEMİ

Bugün yastayız Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 79. Yılı ruhun şad olsun ATAM. . Atatürk’ün aile birliği, aileye verdiği önem, evlilik, aile hayatı ve çocuklarla söylediği söylemler, özdeyişleri bir hatırlayalım • “Efendiler, sosyal hayatın kökeni, aile hayatıdır. Aile, açıklamaya gerek yoktur ki, kadın ve erkekten oluşur.” • “Evlilikte iyi bir geçimin sağlanması ve devamlı olabilmesi için var olması gereken şartlar incelenip anlaşıldıktan sonra, dinî, milliyeti, iyiliği, terbiyesi, ahlakı, âdetleri farklı iki insanın birleşmelerindeki gariplik kadar dikkati çeken bir şey olmadığı kolaylıkla anlaşılıyor.” • “Medeniyetin esası, gelişme ve gücün temeli aile hayatındadır. Bu hayatta fenalık, muhakkak sosyal, ekonomik, siyasal güçsüzlüğe sebep olur. Aileyi teşkil eden kadın ve erkek unsurların doğal haklarına sahip olmaları, aile görevlerini başaracak güçte olmaları gereklidir.” • Çocukları serbestçe konuşmaya, düşündüklerini, duyduklarını olduğu gibi, ifade etmeye teşvik etmelidir; böylece hem hatalarını düzeltmeye imkân bulunur, hem de ileride yalancı ve ikiyüzlü olmalarının önüne geçilmiş olur. Kısacası çocuklarımızı artık, düşüncelerini iç çekinmeden açıkça ifade etmeye, içten inandıklarını savunmaya, buna karşılık da başkalarının samimi düşüncelerine saygı duymaya alıştırmalıyız. Aynı zaman da onların temiz yüreklerinde; yurt, ulus, aile ve yurttaş sevgisiyle beraber doğruya, iyiye ve güzel şeylere karşı sevgi ve ilgi uyandırmaya çalışılmalıdır. Bence bunlar, çocuk terbiyesinde, ana kucağından en yüksek eğitim ocaklarına kadar her yerde, her zaman üzerinde durulacak önemli noktalardır. Ancak bu şekildedir ki, çocuklarımız memlekete yararlı birer vatandaş ve mükemmel birer insan olurlar. AİLE BİRLİĞİ BİTİYOR Son yıllarda boşanmalar artmakta süreçteki gerginlik ve sonrasında yaşanan cinnetlerde Kadına şiddet” olaylarının önlenmesi amaçlanan ancak Türk aile yapısına dikkat edilmeden hazırlanan 6284 Sayılı Kanun, 2012 yılından bu yana aile dramlarının ana kaynağına dönüşmüş durumda. Şiddet olmasa dahi kadının en ufak şikayetiyle erkeklerin evlerinden 6 aylık süreyle uzaklaştırılması yuvaları yıkıyor, öfke patlamalarına yol açarak cinayet vakalarına neden oluyor. Ayrıca çocuk haczi önemli bir etken. Ancak bırakın sokaktaki insanı maalesef yasa koyucular bile çocuk haczinin 6284 süresiz nafakanın farkında değil ve bilgi yoksunu. Bu nedenle kısa bir bilgilendirme ile başlamak istiyorum. Çift boşanıyor ve mahkeme velayeti boşanan eşlerden birine veriyor. Bu oran Türkiye’de yüzde 99.9 kadına verilecek şekilde gerçekleşmektedir Boşanma davasında mahkeme babaya çocuklarını görmek için ayda iki defa izin veriyor. Hakim babaya diyor ki “Sen 15’er günlük ara ile ancak ayda iki defa sömestr tatilinin ilk haftası genellikle temmuz ayı dini bayramlar da bir gün çocuklarını ziyaret edebilirsin.” Bu bile başlı başına bir adaletsizliktir insana yapılmış hakarettir. Geleceğini HACZETTİREN ülkenin adıdır Türkiye Dünya’da benzeri olmayan, merhamet yoksunu bir uygulama daha doğrusu hukuk bezeli sistematik işkence. İnsan haklarının, çocuk haklarının yerle bir edilme hali: ÇOCUK HACZİ Türk toplumunda aile kadın İslam’da çok kıymetlidir. Çünkü kadın annedir bacıdır eştir yoldaştır. Günümüzde artık medya organlarında apaçık obje olarak kullanılıyor. Kadın Hayattır Zevkli bir kadına rastlarsanız zevkiniz, bilgili bir kadına rastlarsanız bilginiz, esprili bir kadına rastlarsanız espriniz, zeki bir kadına rastlarsanız zekânız gelişir; yeni huysuzluklar, kaprisler, kavga nedenleri, acılar da öğrenirsiniz. Hayat, kutsal kitaplarda anlatıldığı gibi kat kattır; Babil'in asma bahçeleri gibi teraslar halinde yükselir. Bir terastan bir terasa sizi kadınlar götürür. Ve, bugün durduğunuz teras, seyrettiğiniz manzara, gördüğünüz hayat, yanınızdaki kadının terası, manzarası, hayatıdır; hayatın hangi katında durduğunuzu, yanınızdaki kadının durduğu kat belirler. Hayatınız, seçtiğiniz kadındır. 'Bir kadın değil. Bir hayat seçersiniz çünkü.' Ama maalesef insanlar kendi akıllarına göre kanun yapıyor ve aileleri yıkıyor. Haşa kendileri Allahtan daha güzel kanun la hareket ediyorlar. Durum meydanda halbuki İslam dini iki dünya saadeti istiyor insanlar bu dünya da mutlu olmak için çalışıyor ve ahireti unutuyor böyle olunca insanlar dünya da perişan ve ahireti de kayıp ediyor tek çare İslam’a dönmektir. Son sözlerim Aile ve Sosyal Politikalar, Adalet bakanlığına, hakim savcılara bunlara göz yumarak Müslümanlığa aile ve ülke geleceğine balta vuruyorsunuz. Sayın Savcı ve Hakimler neden suç duyurunda bulunmuyorsunuz. Çocuklar icralık süresiz nafaka ve 6284 ün getirdikleri EVLENMİYORUZ artık ticaret yapıyoruz. Dünyaya rezil oluyoruz Türk erkeğini ve kadınını çok iyi tanıtarak ülkenin Turizmine kilit vuruyoruz. Toplum her zaman dediğim gibi 3A üzerine kurulur Aile Ahlak Adalet . Sizleri göreve davet ediyorum. Adalet sistemi iyi işlemeyen bir devletin devamı düşünülemez Atatürk " Adalet mülkün temelidir " diyerek adaletin ne kadar önemli bir kavram olduğunu göstermiştir. Seni saygı ile anıyoruz ruhun şad olsun Mutlu ahlaklı şiddetten uzak günler dilerim. 10.11.2017 Saygılarımla Ercan ULUPINAR Kişisel Gelişim Uzmanı
Ekleme Tarihi: 10 Kasım 2017 - Cuma

AİLE BİRLİĞİNİN ÖNEMİ

Bugün yastayız Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 79. Yılı ruhun şad olsun ATAM. .

Atatürk’ün aile birliği, aileye verdiği önem, evlilik, aile hayatı ve çocuklarla söylediği söylemler, özdeyişleri bir hatırlayalım

“Efendiler, sosyal hayatın kökeni, aile hayatıdır. Aile, açıklamaya gerek yoktur ki, kadın ve erkekten oluşur.”

“Evlilikte iyi bir geçimin sağlanması ve devamlı olabilmesi için var olması gereken şartlar incelenip anlaşıldıktan sonra, dinî, milliyeti, iyiliği, terbiyesi, ahlakı, âdetleri farklı iki insanın birleşmelerindeki gariplik kadar dikkati çeken bir şey olmadığı kolaylıkla anlaşılıyor.”

“Medeniyetin esası, gelişme ve gücün temeli aile hayatındadır. Bu hayatta fenalık, muhakkak sosyal, ekonomik, siyasal güçsüzlüğe sebep olur. Aileyi teşkil eden kadın ve erkek unsurların doğal haklarına sahip olmaları, aile görevlerini başaracak güçte olmaları gereklidir.”

Çocukları serbestçe konuşmaya, düşündüklerini, duyduklarını olduğu gibi, ifade etmeye teşvik etmelidir; böylece hem hatalarını düzeltmeye imkân bulunur, hem de ileride yalancı ve ikiyüzlü olmalarının önüne geçilmiş olur. Kısacası çocuklarımızı artık, düşüncelerini iç çekinmeden açıkça ifade etmeye, içten inandıklarını savunmaya, buna karşılık da başkalarının samimi düşüncelerine saygı duymaya alıştırmalıyız. Aynı zaman da onların temiz yüreklerinde; yurt, ulus, aile ve yurttaş sevgisiyle beraber doğruya, iyiye ve güzel şeylere karşı sevgi ve ilgi uyandırmaya çalışılmalıdır. Bence bunlar, çocuk terbiyesinde, ana kucağından en yüksek eğitim ocaklarına kadar her yerde, her zaman üzerinde durulacak önemli noktalardır. Ancak bu şekildedir ki, çocuklarımız memlekete yararlı birer vatandaş ve mükemmel birer insan olurlar.

AİLE BİRLİĞİ BİTİYOR

Son yıllarda boşanmalar artmakta süreçteki gerginlik ve sonrasında yaşanan cinnetlerde Kadına şiddet” olaylarının önlenmesi amaçlanan ancak Türk aile yapısına dikkat edilmeden hazırlanan 6284 Sayılı Kanun, 2012 yılından bu yana aile dramlarının ana kaynağına dönüşmüş durumda. Şiddet olmasa dahi kadının en ufak şikayetiyle erkeklerin evlerinden 6 aylık süreyle uzaklaştırılması yuvaları yıkıyor, öfke patlamalarına yol açarak cinayet vakalarına neden oluyor. Ayrıca çocuk haczi önemli bir etken. Ancak bırakın sokaktaki insanı maalesef yasa koyucular bile çocuk haczinin 6284 süresiz nafakanın farkında değil ve bilgi yoksunu. Bu nedenle kısa bir bilgilendirme ile başlamak istiyorum. Çift boşanıyor ve mahkeme velayeti boşanan eşlerden birine veriyor. Bu oran Türkiye’de yüzde 99.9 kadına verilecek şekilde gerçekleşmektedir

Boşanma davasında mahkeme babaya çocuklarını görmek için ayda iki defa izin veriyor. Hakim babaya diyor ki “Sen 15’er günlük ara ile ancak ayda iki defa sömestr tatilinin ilk haftası genellikle temmuz ayı dini bayramlar da bir gün çocuklarını ziyaret edebilirsin.” Bu bile başlı başına bir adaletsizliktir insana yapılmış hakarettir.

Geleceğini HACZETTİREN ülkenin adıdır Türkiye

Dünya’da benzeri olmayan, merhamet yoksunu bir uygulama daha doğrusu hukuk bezeli sistematik işkence. İnsan haklarının, çocuk haklarının yerle bir edilme hali: ÇOCUK HACZİ

Türk toplumunda aile kadın İslam’da çok kıymetlidir. Çünkü kadın annedir bacıdır eştir yoldaştır. Günümüzde artık medya organlarında apaçık obje olarak kullanılıyor.

Kadın Hayattır

Zevkli bir kadına rastlarsanız zevkiniz, bilgili bir kadına rastlarsanız bilginiz,

esprili bir kadına rastlarsanız espriniz, zeki bir kadına rastlarsanız zekânız gelişir;

yeni huysuzluklar, kaprisler, kavga nedenleri, acılar da öğrenirsiniz.

Hayat, kutsal kitaplarda anlatıldığı gibi kat kattır;

Babil'in asma bahçeleri gibi teraslar halinde yükselir. Bir terastan bir terasa sizi kadınlar götürür.

Ve, bugün durduğunuz teras, seyrettiğiniz manzara, gördüğünüz hayat, yanınızdaki kadının terası, manzarası, hayatıdır; hayatın hangi katında durduğunuzu, yanınızdaki kadının durduğu kat belirler.

Hayatınız, seçtiğiniz kadındır. 'Bir kadın değil. Bir hayat seçersiniz çünkü.'

Ama maalesef insanlar kendi akıllarına göre kanun yapıyor ve aileleri yıkıyor. Haşa kendileri Allahtan daha güzel kanun la hareket ediyorlar. Durum meydanda halbuki İslam dini iki dünya saadeti istiyor insanlar bu dünya da mutlu olmak için çalışıyor ve ahireti unutuyor böyle olunca insanlar dünya da perişan ve ahireti de kayıp ediyor tek çare İslam’a dönmektir. Son sözlerim Aile ve Sosyal Politikalar, Adalet bakanlığına, hakim savcılara bunlara göz yumarak Müslümanlığa aile ve ülke geleceğine balta vuruyorsunuz. Sayın Savcı ve Hakimler neden suç duyurunda bulunmuyorsunuz. Çocuklar icralık süresiz nafaka ve 6284 ün getirdikleri EVLENMİYORUZ artık ticaret yapıyoruz. Dünyaya rezil oluyoruz Türk erkeğini ve kadınını çok iyi tanıtarak ülkenin Turizmine kilit vuruyoruz.

Toplum her zaman dediğim gibi 3A üzerine kurulur Aile Ahlak Adalet . Sizleri göreve davet ediyorum.

Adalet sistemi iyi işlemeyen bir devletin devamı düşünülemez

Atatürk " Adalet mülkün temelidir " diyerek adaletin ne kadar önemli bir kavram olduğunu göstermiştir.

Seni saygı ile anıyoruz ruhun şad olsun

Mutlu ahlaklı şiddetten uzak günler dilerim.

10.11.2017

Saygılarımla
Ercan ULUPINAR

Kişisel Gelişim Uzmanı

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.