Euro Bölgesi’nde işsizlik oranları, uzun süredir tarihi düşük seviyelerde seyretse de Mayıs 2025 itibarıyla hafif bir yükseliş yaşandı. Nisan ayında yüzde 6,2 olan işsizlik oranı Mayıs’ta yüzde 6,3’e çıktı. Geçen yılın aynı dönemindeki yüzde 6,4 oranına göre gerileme sürse de yükseliş trendi ekonomik ortamdaki kırılganlığı ve belirsizlikleri yansıtıyor. Bu, iş piyasasında henüz ciddi bir bozulma olmamakla birlikte, işletmelerin yeni işe alım konusunda daha temkinli davranmaya başladığını gösteriyor.
AB genelinde ise işsizlik oranı yüzde 5,9 seviyesinde yatay seyretti. Mayıs 2024’teki yüzde 6,0’a kıyasla az da olsa iyileşme olsa da AB’de halen 13 milyonu aşan işsiz sayısı önemli bir sosyal ve ekonomik sorun olarak kalıyor. Euro Bölgesi’nde işsiz sayısı yaklaşık 10,8 milyon kişi. Bu, iş gücü piyasasının sıkı olduğu ülkeler ile hâlâ yüksek işsizlik oranına sahip ülkeler arasında büyük uçurumun sürdüğünü gösteriyor.
İtalya’da işsizlik oranının mayıs ayında yüzde 6,1’den 6,5’e yükselmesi dikkat çekici. Bu artış, özellikle Akdeniz ülkelerinde işgücü piyasasındaki zorlukların devam ettiğine işaret ediyor. Diğer büyük ekonomilerde işsizlik oranları görece sabit kalırken, işverenler hâlâ kalifiye eleman bulmakta zorlanıyor. Bu durum iş gücü arzının kısıtlı olduğunu ve mevcut çalışanların pazarlık gücünün arttığını ortaya koyuyor.
Ücretler konusunda ise enflasyonun geçtiğimiz dönemlerdeki yüksek seviyelerden yavaş yavaş gerilediği görülüyor. ING Hollanda Baş Ekonomisti Bert Colijn, ücret artışlarının yıl sonunda yüzde 3 civarında ya da biraz altında olmasını bekliyor. Verimlilik artışının hız kazanması, iş gücü piyasasından kaynaklanan ücret baskılarını azaltarak Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) yüzde 2 enflasyon hedefine uyumlu hale getiriyor. Bu, iş gücü piyasasının ısınmaya devam etmesine rağmen, ücretlerdeki artışların kontrol altında tutulacağı anlamına geliyor. Yani, enflasyonist riskler sınırlanabilir.
Ancak, Euro Bölgesi’ndeki şirketlerin karşılaştığı sorunlar sadece iç piyasa ile sınırlı değil. ABD’nin uyguladığı yüksek gümrük tarifeleri ve devam eden jeopolitik gerilimler, uluslararası ticaretin ve yatırım kararlarının önünde önemli engeller oluşturuyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın, “Kurtuluş Günü” olarak nitelendirilen ve 90 günlük ara sonrası tekrar yürürlüğe girecek gümrük vergilerini askıya alma sürecini 9 Temmuz’a kadar uzatması, ticaret ortamındaki belirsizliği daha da artırıyor. Bu durum, Avrupa firmalarının planlama yapmasını zorlaştırırken, yatırım ve istihdam kararlarını geciktirmelerine neden oluyor.
Bu karmaşık ekonomik tablo, Euro Bölgesi’nde büyüme ve istihdamın önümüzdeki dönemde sınırlı kalabileceği anlamına geliyor. İşverenler yeni eleman alımında daha seçici davranıyor, maliyet baskıları nedeniyle ücret artışlarını sınırlamaya çalışıyor. Ayrıca, yüksek enerji maliyetleri ve tedarik zincirindeki aksaklıklar da firmaların operasyonlarını zorlaştırıyor.
Sonuç olarak, Euro Bölgesi’nde işsizlik oranlarındaki hafif artış ve belirsizlikler, iş gücü piyasasında dengelerin kırılgan olduğunu gösteriyor. Ücretlerde kontrollü artış beklense de dış ticaretteki riskler ve jeopolitik gelişmeler, ekonomik toparlanmanın önünde önemli birer risk olmaya devam ediyor. Avrupa Merkez Bankası’nın para politikası sıkılaşması ve küresel ticaret dinamikleri, bölgenin ekonomik performansını yakından şekillendirecek unsurlar olarak öne çıkıyor. İş dünyası ve politika yapıcılar, bu değişken ortamda dengeli ve esnek stratejiler geliştirmek zorunda.
Kaynak: Euronews
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar
zozcivan@hotmail.com
Anasayfa
Yazarlar
Zafer Özcivan
Yazı Detayı
Bu yazı 189 kez okundu.
EURO BÖLGESİNDE İŞSİZLİK ARTIYOR, EKONOMİK BELİRSİZLİKLER İŞ DÜNYASINI KISITLIYOR
Euro Bölgesi’nde işsizlik oranları, uzun süredir tarihi düşük seviyelerde seyretse de Mayıs 2025 itibarıyla hafif bir yükseliş yaşandı. Nisan ayında yüzde 6,2 olan işsizlik oranı Mayıs’ta yüzde 6,3’e çıktı. Geçen yılın aynı dönemindeki yüzde 6,4 oranına göre gerileme sürse de yükseliş trendi ekonomik ortamdaki kırılganlığı ve belirsizlikleri yansıtıyor. Bu, iş piyasasında henüz ciddi bir bozulma olmamakla birlikte, işletmelerin yeni işe alım konusunda daha temkinli davranmaya başladığını gösteriyor.
AB genelinde ise işsizlik oranı yüzde 5,9 seviyesinde yatay seyretti. Mayıs 2024’teki yüzde 6,0’a kıyasla az da olsa iyileşme olsa da AB’de halen 13 milyonu aşan işsiz sayısı önemli bir sosyal ve ekonomik sorun olarak kalıyor. Euro Bölgesi’nde işsiz sayısı yaklaşık 10,8 milyon kişi. Bu, iş gücü piyasasının sıkı olduğu ülkeler ile hâlâ yüksek işsizlik oranına sahip ülkeler arasında büyük uçurumun sürdüğünü gösteriyor.
İtalya’da işsizlik oranının mayıs ayında yüzde 6,1’den 6,5’e yükselmesi dikkat çekici. Bu artış, özellikle Akdeniz ülkelerinde işgücü piyasasındaki zorlukların devam ettiğine işaret ediyor. Diğer büyük ekonomilerde işsizlik oranları görece sabit kalırken, işverenler hâlâ kalifiye eleman bulmakta zorlanıyor. Bu durum iş gücü arzının kısıtlı olduğunu ve mevcut çalışanların pazarlık gücünün arttığını ortaya koyuyor.
Ücretler konusunda ise enflasyonun geçtiğimiz dönemlerdeki yüksek seviyelerden yavaş yavaş gerilediği görülüyor. ING Hollanda Baş Ekonomisti Bert Colijn, ücret artışlarının yıl sonunda yüzde 3 civarında ya da biraz altında olmasını bekliyor. Verimlilik artışının hız kazanması, iş gücü piyasasından kaynaklanan ücret baskılarını azaltarak Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) yüzde 2 enflasyon hedefine uyumlu hale getiriyor. Bu, iş gücü piyasasının ısınmaya devam etmesine rağmen, ücretlerdeki artışların kontrol altında tutulacağı anlamına geliyor. Yani, enflasyonist riskler sınırlanabilir.
Ancak, Euro Bölgesi’ndeki şirketlerin karşılaştığı sorunlar sadece iç piyasa ile sınırlı değil. ABD’nin uyguladığı yüksek gümrük tarifeleri ve devam eden jeopolitik gerilimler, uluslararası ticaretin ve yatırım kararlarının önünde önemli engeller oluşturuyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın, “Kurtuluş Günü” olarak nitelendirilen ve 90 günlük ara sonrası tekrar yürürlüğe girecek gümrük vergilerini askıya alma sürecini 9 Temmuz’a kadar uzatması, ticaret ortamındaki belirsizliği daha da artırıyor. Bu durum, Avrupa firmalarının planlama yapmasını zorlaştırırken, yatırım ve istihdam kararlarını geciktirmelerine neden oluyor.
Bu karmaşık ekonomik tablo, Euro Bölgesi’nde büyüme ve istihdamın önümüzdeki dönemde sınırlı kalabileceği anlamına geliyor. İşverenler yeni eleman alımında daha seçici davranıyor, maliyet baskıları nedeniyle ücret artışlarını sınırlamaya çalışıyor. Ayrıca, yüksek enerji maliyetleri ve tedarik zincirindeki aksaklıklar da firmaların operasyonlarını zorlaştırıyor.
Sonuç olarak, Euro Bölgesi’nde işsizlik oranlarındaki hafif artış ve belirsizlikler, iş gücü piyasasında dengelerin kırılgan olduğunu gösteriyor. Ücretlerde kontrollü artış beklense de dış ticaretteki riskler ve jeopolitik gelişmeler, ekonomik toparlanmanın önünde önemli birer risk olmaya devam ediyor. Avrupa Merkez Bankası’nın para politikası sıkılaşması ve küresel ticaret dinamikleri, bölgenin ekonomik performansını yakından şekillendirecek unsurlar olarak öne çıkıyor. İş dünyası ve politika yapıcılar, bu değişken ortamda dengeli ve esnek stratejiler geliştirmek zorunda.
Kaynak: Euronews
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar
zozcivan@hotmail.com
Ekleme
Tarihi: 05 July 2025 - Saturday
EURO BÖLGESİNDE İŞSİZLİK ARTIYOR, EKONOMİK BELİRSİZLİKLER İŞ DÜNYASINI KISITLIYOR
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.