Ravza Zeybek
Köşe Yazarı
Ravza Zeybek
 

ŞÜKÜR MÜ KÜSLÜK MÜ?

En güzel sözlerin sahibinin adıyla… Son günlerde nerede, kiminle konuşursak konuşalım bir isyan,  hayata karşı bir küslük ve bir şükürsüzlük  hali mevcut. Nedir efendim bu isyanın sebebi? Adına hayat pahalılığı, yaşamın zorluğu denen bir isyan dönüp duruyor…Zaman zaman hepimizin farkında olmadan açtığımız dünyalık imtihanlara bir isyan bayrağıdır şükürsüzlük.    Şükür nedir o halde? Şükür; müteşekkir olmak, nankör olmamak ve iyilik bilmek anlamlarına geliyor. İnsan Allah’ın nimetlerinin farkına varmayınca gelen nimeti kuldan bilir, sebeplere teşekkür eder de Allah’ın asıl nimetin sahibi olduğu gerçeğini unutur.    Şükür; Allah (c.c)’nin nimetlerinin farkındalığı arttırdığı gibi dünya hayatındaki imtihanlara da sabretmemizi sağlar. Ama insan öyle nankördür ki en büyük nankörlüğü Rabbine karşı yapar. Bir iyiliği unutmayan insan bir imtihanla beraber Rabbine isyan bayrağını açar.   Hastaneleri bir dolaşsa, tedavisi olmayan hastalıklara  tahammül eden, sabredenleri görmez . Başkasına muhtaç olmak nasıl zor bir imtihandır.İş konuşmaya geldi mi;   ‘Beterin de beteri var’ diyerek halimize şükrederken, bir poşet için, soğan-patates için isyan bayrağını çekiyoruz.   Allah’a yönelmeyen yüzlerin ve gönüllerin daha fazla daraldığı malumdur. Uzun zaman oldu, yolda yürürken bir hanım ;’ Ne olur bana dua edin ‘diyerek yolumu kesti. Öyle bir sıkıntı içine düşmüş ki başkasının duasının serinliğine sığınmakta bulmuş çareyi. Amacının tek dua istemek olduğunu anlayınca aradan bir buçuk sene geçmesine rağmen aklıma düşer…Bir duaya muhtaç olmak bir duanın gölgesini aramak ne zordur. Çaresiz kalmayan bilemez bu duyguyu. Şükür Rabbine  sarılan insanı çaresizlik girdabından koruyan bir kalkandır.    Birçoğumuzun yaşadığı gerek maddi olsun, gerek manevi tüm imtihanlarında isyan bayrağını çekip Allah’a küsüyoruz. Evet! Yanlış duymadınız, Allah’a küsüyoruz. İçinizi yoklayın. Kaç sefer Rabbinize küstünüz, isyan ettiniz ve tekrar O’na döndünüz. Sebeplere takılı kalıp küskünlüğü bırakmalı ve şükrümüzü arttırmalı ve isyanımıza tövbe etmeliyiz. Hani Rabbiniz ’Eğer şükrederseniz size (nimetimi) daha çok vereceğim, nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım pek şiddetlidir!’ Diye bildirmişti. (İbrahim suresi:7)   Bizim üzülecek daha büyük ve ulvi duygularımız olması lazım. Yaşam bir göz açıp kapatıncaya kadar kısa…Daha şükürlü ve daha sabırlı ama çok  gayretli daha çalışkan olmalıyız. Dünyada   var olma sebebimizi unuttukça dünya ve dünyalık imtihanlar bizi Allah’a küstürmeye devam edecek. Sahi Allah ile barışma vakti gelmedi mi? Ravza ZEYBEK
Ekleme Tarihi: 04 Mart 2019 - Pazartesi

ŞÜKÜR MÜ KÜSLÜK MÜ?

En güzel sözlerin sahibinin adıyla…
Son günlerde nerede, kiminle konuşursak konuşalım bir isyan,  hayata karşı bir küslük ve bir şükürsüzlük  hali mevcut. Nedir efendim bu isyanın sebebi? Adına hayat pahalılığı, yaşamın zorluğu denen bir isyan dönüp duruyor…Zaman zaman hepimizin farkında olmadan açtığımız dünyalık imtihanlara bir isyan bayrağıdır şükürsüzlük.
   Şükür nedir o halde? Şükür; müteşekkir olmak, nankör olmamak ve iyilik bilmek anlamlarına geliyor. İnsan Allah’ın nimetlerinin farkına varmayınca gelen nimeti kuldan bilir, sebeplere teşekkür eder de Allah’ın asıl nimetin sahibi olduğu gerçeğini unutur.
   Şükür; Allah (c.c)’nin nimetlerinin farkındalığı arttırdığı gibi dünya hayatındaki imtihanlara da sabretmemizi sağlar. Ama insan öyle nankördür ki en büyük nankörlüğü Rabbine karşı yapar. Bir iyiliği unutmayan insan bir imtihanla beraber Rabbine isyan bayrağını açar.
  Hastaneleri bir dolaşsa, tedavisi olmayan hastalıklara  tahammül eden, sabredenleri görmez . Başkasına muhtaç olmak nasıl zor bir imtihandır.İş konuşmaya geldi mi;   ‘Beterin de beteri var’ diyerek halimize şükrederken, bir poşet için, soğan-patates için isyan bayrağını çekiyoruz.
  Allah’a yönelmeyen yüzlerin ve gönüllerin daha fazla daraldığı malumdur. Uzun zaman oldu, yolda yürürken bir hanım ;’ Ne olur bana dua edin ‘diyerek yolumu kesti. Öyle bir sıkıntı içine düşmüş ki başkasının duasının serinliğine sığınmakta bulmuş çareyi. Amacının tek dua istemek olduğunu anlayınca aradan bir buçuk sene geçmesine rağmen aklıma düşer…Bir duaya muhtaç olmak bir duanın gölgesini aramak ne zordur. Çaresiz kalmayan bilemez bu duyguyu. Şükür Rabbine  sarılan insanı çaresizlik girdabından koruyan bir kalkandır.
   Birçoğumuzun yaşadığı gerek maddi olsun, gerek manevi tüm imtihanlarında isyan bayrağını çekip Allah’a küsüyoruz. Evet! Yanlış duymadınız, Allah’a küsüyoruz. İçinizi yoklayın. Kaç sefer Rabbinize küstünüz, isyan ettiniz ve tekrar O’na döndünüz. Sebeplere takılı kalıp küskünlüğü bırakmalı ve şükrümüzü arttırmalı ve isyanımıza tövbe etmeliyiz.
Hani Rabbiniz ’Eğer şükrederseniz size (nimetimi) daha çok vereceğim, nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım pek şiddetlidir!’ Diye bildirmişti. (İbrahim suresi:7)
  Bizim üzülecek daha büyük ve ulvi duygularımız olması lazım. Yaşam bir göz açıp kapatıncaya kadar kısa…Daha şükürlü ve daha sabırlı ama çok  gayretli daha çalışkan olmalıyız. Dünyada   var olma sebebimizi unuttukça dünya ve dünyalık imtihanlar bizi Allah’a küstürmeye devam edecek.
Sahi Allah ile barışma vakti gelmedi mi?

Ravza ZEYBEK

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.