En güzel sözlerin sahibinin adıyla…Allah’ın adıyla… Kur’an-ı Kerim’in ilk emri ‘Oku’ dur. Biz Müslümanların  geçmiş tarihine baktığımızda  bu emri vacibince okumuş, araştırmış ve günümüze ışık tutan birçok buluş ve icatların sahibi olduğu görülmüştür. Bu bilim insanlarının hayatlarını incelediğimizde nasıl hayal kurdular? Neyi düşündüler de o icatları yaptılar? Bir Birunî,  Farabî, Ali Kuşçu…ve daha niceleri…Şimdi  insanlarda ne eksik diyesi geliyor insanın.    Günümüzde kitap okuma alışkanlığı istenilen oranlarda mı? Hayır değil! Ama ümitsiz de değiliz tabi ki. Kitap fuarları,  kitapseverlerle dolu. Kitaba ve yazara ilgi oldukça büyük ülkemizde. Bu ilginin alakanın içinden bilim insanı, araştıran, hayal eden bir mucit sayımız  maalesef bir elin parmaklarını geçmiyor.    Kitaba vefa var da, kitabın okuyucusuna vefası yok mudur? Vardır efendim. Yaklaşık üç yıl kadar oluyor, eşim elinde çok eski bazı İslamî eserlerle geldi eve. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin Marifetnamesi, Eşrefoğlu Rumî’nin eseri, Karadavut ve birkaç tane daha.  Her kitap okunmuş ve aralarında küçük notlar ve kağıtlar konmuş.   Anlaşılan ev sahibi Rahmetli olmuş ve varisleri evi yeniden dekorasyon yaptırırken,  bir sandık dolusu kitabı da atmak istemişler. Ustanın yüreği elvermemiş kitapların çöpe atılmasına. Velhasıl kitaplar bize geldi…Çok duygulandım tabi ki…Bir kitapseverin en kıymetli hazinesi kitaplarıdır. Gözü gibi bakar ve sever onları. Bu Rahmetli kişi erkek mi, bayan mı bilmiyorum ama kitapların sahibine dua ediyorum.    O zamandan beridir derim ki kitaplarında bir vefası var ve insana, o vefa geri dönüyor sahibine. Evet kitap okuyoruz, seviyoruz ama bu Rahmetli kitapsever gibi mi ? Bilmiyorum. İçimde  tanımadığım bu kişiyle duanın neticesinden olacak ki  bağ olduğunu da hissediyorum.    Çocuklarımıza kitapları böyle sevdirmeli, kitaba böyle sadık olmalı. Onun sayesinde hayal kurmalı ve  yeniden ilk emri ‘Oku’! olan emrin hikmetleri ümmetin üzerinde şekillensin.     Vefa önce Allah’a ve O emrin içinde olan Kutsal Kitaba olmalı. Allah’ın adıyla okunmazsa kitap, isterse dünyalar dolusu kitap okuyalım sonuç, had bilmez, bencilliği tavan yapmış, şımarık ve menfaatlerine uymayan bir şeyler olduğunda, insanı öldürmekten, hayvanlara eziyet etmekten, doğayı  yok etmekten zevk alan bir varlık haline dönüşür Allah muhafaza. Okumak önce kendine olmalı ki ‘Kim ki nefsini bilir şüphesiz Rabbini bilir’. Okumak kainatı, canlıyı , cansızı okumalı ki bu oku emri yerine gelmiş olsun.     Böyle bir okumayı başarabildik mi  yetişen çocuklarımızdan, bir İbni Sina, bir Hazerfen Ahmet, bir Akşemsettin  ve daha niceleri gibi değerlerimiz çıkabilir.     Kitabın bitmez bir sadakati vardır. Payımıza düşen vefayı  gösterdiğimiz müddetçe kitaplarda açar dünyalarını. Kitaba  sadık olalım ki kitabın sadakatine nail olsun vefamız.                                                                                                                  Ravza  Zeybek