Mehmet Emin Sofuoğlu
Köşe Yazarı
Mehmet Emin Sofuoğlu
 

Zeytin ve Zeytinyağındaki Bahtsızlığımız

Bir türkü var, bilirsiniz; "Zeytinyağlı yiyemem aman, Basma da fistan giyemem aman" Bu türkü ne zaman yazılıp söylenmeye başladı merak ediyor musunuz? Neden `zeytinyağlı yiyemem, basma fistan (pamuklu giyecek) giyemem` diye algı yapıyorlardı sizce acaba? Türkiye'nin tarımıyla 1950 li yıllarda oynamaya başlamışlardı.. O yıllarda, Türkiye'nin kıyafetlik basma ve yemeklik zeytinyağı üretimini durdurdular. Biz, devlet olarak, o zaman, bunun önüne geçemedik! Dışarıdan getirilen ya da yabancı sermayenin ürettiği margarin yağlara mecbur edildik. Hatta onları bile öyle az az getiriyorlardı ki, halk bulamaz olmuştu. Ciddi bir yağ krizi vardı, insanlar, yiyecek ve tüpgaz kuyruklarında günlerce beklerdi. Farkedebiliyor musunuz o yıllarda ne hâle düşürülmüşüz?.. Bu tehlike, şu günlerde de daha beteriyle görülüyor!.. Dünya'da en fazla zeytin ekilebilecek yer, Türkiye'dedir. 2 milyar zeytin ağacı daha dikilebilir. Bundan üretilecek zeytinyağı, hem ucuzlar, hem de tüketimi arttırılır ve insanlarımız sağlıklı beslenmiş olur, hem de ayçiçek yağında oluşan açık kapanmış, ithalatına gerek kalmamış olur. Yıllar önce, İspanya'da çam ağaçlarını kesip, yerine zeytin ağaçları dikmişlerdi. Bunu, Türkiye'de düşünemiyorum bile.. Ağaç katliamı yapıyorlar diye ortalık ayağa kalkardı. Ama 2001 de bile İspanya, 10 milyar dolarlık zeytinyağı ihracatı yapıyordu.. İspanya, bugün, dünya zeytinyağı ihracatının %43,2'sini tek başına gerçekleştirirken, Türkiye ise, %2,9'unu gerçekleştirmiştir. Türkiye'nin 40 bin tona yaklaşan 10 aylık zeytinyağı ihracatının yüzde 37'si, dünyada sektörün öncüsü olan İspanya'ya yapılıyor. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Sayın Davut Er; "İspanya, Türkiye'den zeytinyağı ithal ediyor. Şişeledikten sonra Amerika'ya, Uzak Doğu'ya ve diğer pazarlara Türk yağını, üzerine 'Bottled in Spain' damgası vurduktan sonra kendi markasıyla satıyor" diye açıklama yapmıştı 2017 yılında. Uluslararası Zeytin Konseyi verilerine göre zeytin üretiminde, İspanya, yılda 9.819.569 ton üretim ile dünyanın en büyük zeytin üreticisidir. Dünya toplam zeytin üretiminde İspanya, yaklaşık %22,3’ünü tek başına yapmaktadır. İtalya 1.877.222 ton yıllık üretimiyle ikinci sırada geliyor. Yılda 1.561.465 ton üretim ile Fas, üçüncü büyük zeytin üreticisidir. 1.500.467 ton üretimiyle Türkiye 4. olarak sıralanmıştır. Yani Türkiye, küresel zeytin üretiminin yaklaşık %15,8’ini gerçekleştirmektedir. Zeytin ihracatında; İspanya 816 milyon dolar ile ilk sırada yer alırken onu 531 milyon dolar ile Yunanistan, 160,6 milyon dolar ile Fas, 115,6 milyon dolar ile Türkiye ve 93,2 milyon dolar ile Mısır izlemektedir. İspanya dünya zeytin ihracatının %36,7’sini tek başına gerçekleştirirken, Türkiye ise % 5,2’sini gerçekleştirmiştir. Hülasa; Türkiye'de 1939 yılında hayata geçen ve "Zeytincilik Kanunu" olarak bilinen yasa, hâlâ yürürlükte. 3573 sayılı 'Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun', bugüne kadar zeytinliklerin korunmasında kilit rol oynadı. Ancak hem zeytin tarlalarının arttırılması, hem zeytin ve zeytiyağı üretimi ile ihracatının arttırılması için, yeni teşvikler, yeni destekler ve yeni projeler mutlaka hazırlanmalı! Zeytin ve zeytinyağı üretimi ile ihracatında, neden İspanya kadar olamayalım ki?..
Ekleme Tarihi: 10 Nisan 2022 - Pazar

Zeytin ve Zeytinyağındaki Bahtsızlığımız

Bir türkü var, bilirsiniz; "Zeytinyağlı yiyemem aman, Basma da fistan giyemem aman" Bu türkü ne zaman yazılıp söylenmeye başladı merak ediyor musunuz? Neden `zeytinyağlı yiyemem, basma fistan (pamuklu giyecek) giyemem` diye algı yapıyorlardı sizce acaba? Türkiye'nin tarımıyla 1950 li yıllarda oynamaya başlamışlardı.. O yıllarda, Türkiye'nin kıyafetlik basma ve yemeklik zeytinyağı üretimini durdurdular. Biz, devlet olarak, o zaman, bunun önüne geçemedik! Dışarıdan getirilen ya da yabancı sermayenin ürettiği margarin yağlara mecbur edildik. Hatta onları bile öyle az az getiriyorlardı ki, halk bulamaz olmuştu. Ciddi bir yağ krizi vardı, insanlar, yiyecek ve tüpgaz kuyruklarında günlerce beklerdi. Farkedebiliyor musunuz o yıllarda ne hâle düşürülmüşüz?.. Bu tehlike, şu günlerde de daha beteriyle görülüyor!.. Dünya'da en fazla zeytin ekilebilecek yer, Türkiye'dedir. 2 milyar zeytin ağacı daha dikilebilir. Bundan üretilecek zeytinyağı, hem ucuzlar, hem de tüketimi arttırılır ve insanlarımız sağlıklı beslenmiş olur, hem de ayçiçek yağında oluşan açık kapanmış, ithalatına gerek kalmamış olur. Yıllar önce, İspanya'da çam ağaçlarını kesip, yerine zeytin ağaçları dikmişlerdi. Bunu, Türkiye'de düşünemiyorum bile.. Ağaç katliamı yapıyorlar diye ortalık ayağa kalkardı. Ama 2001 de bile İspanya, 10 milyar dolarlık zeytinyağı ihracatı yapıyordu.. İspanya, bugün, dünya zeytinyağı ihracatının %43,2'sini tek başına gerçekleştirirken, Türkiye ise, %2,9'unu gerçekleştirmiştir. Türkiye'nin 40 bin tona yaklaşan 10 aylık zeytinyağı ihracatının yüzde 37'si, dünyada sektörün öncüsü olan İspanya'ya yapılıyor. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Sayın Davut Er; "İspanya, Türkiye'den zeytinyağı ithal ediyor. Şişeledikten sonra Amerika'ya, Uzak Doğu'ya ve diğer pazarlara Türk yağını, üzerine 'Bottled in Spain' damgası vurduktan sonra kendi markasıyla satıyor" diye açıklama yapmıştı 2017 yılında. Uluslararası Zeytin Konseyi verilerine göre zeytin üretiminde, İspanya, yılda 9.819.569 ton üretim ile dünyanın en büyük zeytin üreticisidir. Dünya toplam zeytin üretiminde İspanya, yaklaşık %22,3’ünü tek başına yapmaktadır. İtalya 1.877.222 ton yıllık üretimiyle ikinci sırada geliyor. Yılda 1.561.465 ton üretim ile Fas, üçüncü büyük zeytin üreticisidir. 1.500.467 ton üretimiyle Türkiye 4. olarak sıralanmıştır. Yani Türkiye, küresel zeytin üretiminin yaklaşık %15,8’ini gerçekleştirmektedir. Zeytin ihracatında; İspanya 816 milyon dolar ile ilk sırada yer alırken onu 531 milyon dolar ile Yunanistan, 160,6 milyon dolar ile Fas, 115,6 milyon dolar ile Türkiye ve 93,2 milyon dolar ile Mısır izlemektedir. İspanya dünya zeytin ihracatının %36,7’sini tek başına gerçekleştirirken, Türkiye ise % 5,2’sini gerçekleştirmiştir. Hülasa; Türkiye'de 1939 yılında hayata geçen ve "Zeytincilik Kanunu" olarak bilinen yasa, hâlâ yürürlükte. 3573 sayılı 'Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun', bugüne kadar zeytinliklerin korunmasında kilit rol oynadı. Ancak hem zeytin tarlalarının arttırılması, hem zeytin ve zeytiyağı üretimi ile ihracatının arttırılması için, yeni teşvikler, yeni destekler ve yeni projeler mutlaka hazırlanmalı! Zeytin ve zeytinyağı üretimi ile ihracatında, neden İspanya kadar olamayalım ki?..
Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.