Üç...  İki...  Bir...  ..........  Bu, bir spor müsabakasında yarışçılara verilen start değil.  Yada, bir bilgi yarışmasında "sürenizin bitmesine az bir zaman kaldı, evet şimdi geriye sayıyoruz. Üç... İki... Bir... ve süreniz bitti" hatırlatması hiç değil.  Evet yarın bu ifadeleri saat 24.00 e geldiğinde belki tüm ulusal, belki bazı ulusal tv kanallarında görecek ve işiteceksiniz.  Yılbaşı!!!  Yeni bir yıla girmenin ilk startı.  Oysa o gün geriye sayım yapmayan,  Barlarda, pavyonlarda, diskolarda şampanyalar patlatmayan,  Geçmişi dahi var mı yokmu belli olmayan, hayal mahsulü, şaklaban, kırmızı elbiseler içerisinde, beyaz sakallı, bidon göbekli adamları; kapıda, bacada(!) bir kutu hediye için bekleyen,  Koro eşliğinde "eski yıla elveda yeni yıla merhaba" bozuk pilağı söylemeyen  Darbuka, klarnet eşliğinde vur patlasın çal oynasın diyen,  Mezdeke grubu ile geçmişe sünger çektiğini sananlar yok, inanın hiçte olmayacak!  Bugün kendi hane-i saadetinde iki gözü iki çeşme ağlayan anneler var.  Bugün ve dahi yarın ellerini Yaradana açmış, seccadesi üzerinde ASLANLARINA ASLANININ ayağına bir taş dahi değmemesi için yüreği ile dua eden yeni evli Ayşeler, daha üç aylık nişanlı Fatmalar var.  Peki siz, sizin, sizlerin;  Münbiçte eli tetikte bekleyen Mehmet'iniz var mı?  Peki ya olsa idi?  Düşündünüz mü?  Şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve onu dinleyin.  Yada;  Karadenizin ormanlık alanlarında nereden geleceği belli olmayan kör bir kurşunun hedefi olabilecek gözünüzden sakındığınız ateş parçası eşiniz Mustafa'nız olsa idi?  Veya Kandilde; bebek katillerinin saklandığı inlerinde, kör bir kuyuda katilleri yakalamaya çalışan Hasan'ınıza evladınıza, nerden geleceği belli olmayan kör bir kurşun veya mayının hedefi olacak ASLAN GİBİ EVLADINIZ OLSA idi?  Evet şimdi sayıyoruz!!!  Üç...  İki...  Bir...  00000  diye sayabilirmiydiniz.?  Bugün 2018 den 2019 senesine geçiyoruz. Acısı ve tatlısı ile, mutlu/mutsuz, sevinçli/hüzünlü nice günlerimiz oldu. Bizleri bu günleri gösterdiği için Rabbimize hamdü senalar olsun.  Elhamdulillah.  Lâkin unutmayın, bugün bizler sıcak evlerimizde;  portakallarımızı soyarken,  patlamış mısırlarımızı yerken,  kavrulmuş fındık fistığımızı yerken;  vatanın selameti,  ülkemin birliğini  bayrağımızın ilelebet dalgalanması için  karanlık ve ayaz gecelerde  VATAN,CANIM SANA FEDA diyen Mehmetleri,Mehmetçikleride unutmayın!!! Unutturmayın!!!  Sakın olaki  üç...  iki...  Bir...  .....  demeyin.  Kendinizi; yavrusunu,  Kendinizi; eşini,  kendinizi;nişanlısını,  kendinizi; abi veya kardeşini  Kendinizi...  BEKLEYENLERİN YERİNE KOYUN.  ONLAR ORADA İKEN ,  SİZE AİT OLMAYAN BİR GÜNÜ  (YILBAŞINI) KUTLAMAK REVAMIDIR?  Not: Hicri Yılbaşınız ülkemize ve tüm alemi islama hayırlara vesile olsun.  Selâm ve dua ile  Bülent ERTEKİN