Bülent Ertekin
Köşe Yazarı
Bülent Ertekin
 

SAVCI 0... ÖĞRETMENLER 1...

Olay 28 Şubat 2019  Perşembe günü basınımıza  yansıdı. Dinlerken " Bu kadarına da yuh" artık, hemde öyle böyle yuh değil. Nasıl bir zihniyet bu. Yazıklar olsun" demekten kendimi alamadım. Olay Diyarbakır ili Çermik ilçesinde vuku buluyor. Hani öyle böyle bir vukuat değil haa. Yapanda zannetmeyin ki cahil birisi... Derler ya hani "KELLİ FELLİ"  İşte öyle kelli fellilerin yaptığı bir vukuat. Aslında buna vukuat demek çok hafif bir ifade. Zira tam bir rezalet. Zira yapan bölgenin en üst mülki amirlerinden biri,  haksızlığa uğrayan kesim ise; o ve onun gibi daha nice savcıyı,  kaymakamı, valiyi, bakanı, başbakanı, cumhurbaşkanlarını yetiştiren, adeta bir nakış gibi el emeği, göz nuru ile ilmik ilmik işleyen VATANA/MİLLETE HAYIRLI BİR İNSAN YETİŞTİREN ÖĞRETMEN/LER... ÖĞRETMENLERİMİZ... Diyarbakır'ın Çermik ilçesindeki bir halı sahada yaşanan olayda, akşam 9-10 saatleri arasında maçı olan 14 öğretmen maç saatinde halı sahaya girerler Büyük bir coşku ve şamata ile başlayan  maç esasında, saatleri karıştırıp 1 saat erken gelen savcının da aralarında bulunduğu takım, 10-11 saatleri arasında olan rezervasyonlarına rağmen erken maç yapmak isteyince, öğretmenlerle arasında tartışma yaşanıyor. Öğretmenler tatsızlık çıkmasın diye saha yetkilisini kenara çağırırlar ve olaya müdahale etmesini isterler.  Halı saha yetkilisinin müdahalesinden sonra sahadan çıkarılan savcı ise emniyet ekiplerini çağırarak sahadaki öğretmenlere kimlik tespiti yaptırır. Tabii sırtlarında formalar, altlarında şort, ayaklarda çorap, elde eldivenlerle karakola giderler.  Gülermisiiiiin? ağlar mısın? Sebep? Halı saha rezervasyon saatlerini karıştıran savcı beye, halı sahanın verilmemesi. Sonra? Maç esnasında kimlikleri yanından olmadığı için öğretmenler gözaltına alınarak şubeye götürülüp 1 saat bekletildikten sonra serbest bırakılır. Neresinden tutarsanız tutun elinizde kalacak bir durum. Zira adalet dağıtan bir kurumun en üst yöneticilerinden biri başkalarının hakkına saygı göstermez ise vay halimize. Olayı sadece  öğretmenlere yapılmış bir haksızlık olarak değerlendirmemek  gerekir. Orada sıradan bir vatandaşta olabilirdi. Kim, hangi mevki ve makamda olursa olsun başkalarının hakkına tecavüz etmemeli. Eden kim olursa olsun cezasını çekmeli. Gelin şimdi 12 Kasım 2018 yılına geri dönelim.   Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün katılımıyla gerçekleştirilen adli ve idari yargı hakimleri ile Cumhuriyet savcılarının kura töreninde konuşmalar öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kürsüde konuşuyor. Mesajı:  "Bizim herhangi bir grubun veya ekibin değil sadece ve sadece devletinin, milletinin emrinde, kanunların gösterdiği istikamette görev yapacak hakimlere, savcılara, adliye personellerimize ihtiyacımız vardır. Eğer adalet yoksa devlet yoktur, devlet yoksa milletin istiklali ve istikbali yoktur. Özgürlüğü olmayan bir halkın yok olup gitmesi mukadderdir. Sizler işte böylesine hayati bir görevi ifa etmek üzere yola çıkıyorsunuz" dedi (12 Kasım 2018) NOKTA. Maç kaldığı yerden devam etti mi bilmiyorum. Lâkin bize sorarsanız  maç bitti. Bize göre maçın sonucu SAVCI 0... ÖĞRETMENLER 1... Selâm olsun;  elleri öpülesi öğretmenlerim. Selâm olsun;  EHLİYETLİ... LİYAKATLİ... İNANÇLI... MERHAMETLİ... Öğretmenleri yetiştiren  ADAM GİBİ ADAMLARA. Not: Haaaa bu arada halı saha sahibi de ‘’ücreti alamadık biz de mağduruz’’ açıklaması yapmış (!)  Gereğini bilgilerinize(!) Selâm ve dua ile  Bülent ERTEKİN
Ekleme Tarihi: 05 Mart 2019 - Salı

SAVCI 0... ÖĞRETMENLER 1...

Olay 28 Şubat 2019  Perşembe günü basınımıza  yansıdı. Dinlerken " Bu kadarına da yuh" artık, hemde öyle böyle yuh değil. Nasıl bir zihniyet bu. Yazıklar olsun" demekten kendimi alamadım.
Olay Diyarbakır ili Çermik ilçesinde vuku buluyor. Hani öyle böyle bir vukuat değil haa. Yapanda zannetmeyin ki cahil birisi...
Derler ya hani "KELLİ FELLİ"  İşte öyle kelli fellilerin yaptığı bir vukuat. Aslında buna vukuat demek çok hafif bir ifade. Zira tam bir rezalet.
Zira yapan bölgenin en üst mülki amirlerinden biri,  haksızlığa uğrayan kesim ise; o ve onun gibi daha nice savcıyı,  kaymakamı, valiyi, bakanı, başbakanı, cumhurbaşkanlarını yetiştiren, adeta bir nakış gibi el emeği, göz nuru ile ilmik ilmik işleyen VATANA/MİLLETE HAYIRLI BİR İNSAN YETİŞTİREN ÖĞRETMEN/LER... ÖĞRETMENLERİMİZ...

Diyarbakır'ın Çermik ilçesindeki bir halı sahada yaşanan olayda, akşam 9-10 saatleri arasında maçı olan 14 öğretmen maç saatinde halı sahaya girerler Büyük bir coşku ve şamata ile başlayan  maç esasında, saatleri karıştırıp 1 saat erken gelen savcının da aralarında bulunduğu takım, 10-11 saatleri arasında olan rezervasyonlarına rağmen erken maç yapmak isteyince, öğretmenlerle arasında tartışma yaşanıyor. Öğretmenler tatsızlık çıkmasın diye saha yetkilisini kenara çağırırlar ve olaya müdahale etmesini isterler. 
Halı saha yetkilisinin müdahalesinden sonra sahadan çıkarılan savcı ise emniyet ekiplerini çağırarak sahadaki öğretmenlere kimlik tespiti yaptırır. Tabii sırtlarında formalar, altlarında şort, ayaklarda çorap, elde eldivenlerle karakola giderler. 
Gülermisiiiiin? ağlar mısın?
Sebep?
Halı saha rezervasyon saatlerini karıştıran savcı beye, halı sahanın verilmemesi.
Sonra?
Maç esnasında kimlikleri yanından olmadığı için öğretmenler gözaltına alınarak şubeye götürülüp 1 saat bekletildikten sonra serbest bırakılır.
Neresinden tutarsanız tutun elinizde kalacak bir durum. Zira adalet dağıtan bir kurumun en üst yöneticilerinden biri başkalarının hakkına saygı göstermez ise vay halimize. Olayı sadece  öğretmenlere yapılmış bir haksızlık olarak değerlendirmemek  gerekir. Orada sıradan bir vatandaşta olabilirdi. Kim, hangi mevki ve makamda olursa olsun başkalarının hakkına tecavüz etmemeli. Eden kim olursa olsun cezasını çekmeli.

Gelin şimdi 12 Kasım 2018 yılına geri dönelim.  
Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün katılımıyla gerçekleştirilen adli ve idari yargı hakimleri ile Cumhuriyet savcılarının kura töreninde konuşmalar öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kürsüde konuşuyor.

Mesajı: 
"Bizim herhangi bir grubun veya ekibin değil sadece ve sadece devletinin, milletinin emrinde, kanunların gösterdiği istikamette görev yapacak hakimlere, savcılara, adliye personellerimize ihtiyacımız vardır. Eğer adalet yoksa devlet yoktur, devlet yoksa milletin istiklali ve istikbali yoktur. Özgürlüğü olmayan bir halkın yok olup gitmesi mukadderdir. Sizler işte böylesine hayati bir görevi ifa etmek üzere yola çıkıyorsunuz" dedi
(12 Kasım 2018)

NOKTA.

Maç kaldığı yerden devam etti mi bilmiyorum.
Lâkin bize sorarsanız  maç bitti.
Bize göre maçın sonucu

SAVCI 0... ÖĞRETMENLER 1...

Selâm olsun; 
elleri öpülesi öğretmenlerim.
Selâm olsun; 
EHLİYETLİ...
LİYAKATLİ...
İNANÇLI...
MERHAMETLİ...
Öğretmenleri yetiştiren 
ADAM GİBİ ADAMLARA.


Not: Haaaa bu arada halı saha sahibi de ‘’ücreti alamadık biz de mağduruz’’
açıklaması yapmış (!) 
Gereğini bilgilerinize(!)

Selâm ve dua ile 
Bülent ERTEKİN

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.