Sedat Memili
Köşe Yazarı
Sedat Memili
 

KENTLER VE KAPILAR

Kentlerin giriş ve çıkış kapıları yoktur; Ancak kentler kapılardan oluşmuştur. Giriş ve çıkışın engellenmediği kentlerde sayısız kapının oluşu çelişki gibi görünür; ama değil. Eğer bir kentte tek bir giriş kapısı olsaydı, o kent kapılardan oluşmazdı. Kale kapısından içeri girenler, kendilerini kapısı olmayan kentin ortasında bulurlardı. Uygarlık, kente giriş ve çıkış kapılarını yok etti, ancak, “kentte” sayısız kapılar üretti. Kente herkes girebilir. Ama kentte herkes her yere giremez. Kuşbakışı bakıldığında kentte hiç bir kapı görülmez; kapılar umut ve beklentilerin ufkunda kaybolmuştur. Bu çağrıya aldanıp, kente girdiğiniz an ilk karşılaştığı nesne kapılardır. Arayışlarınız, sevinçleriniz, hüzünleriniz, beklenti ve umutlarınız sıcak boyalı kapıların soğuk yüzüyle karşılaşır. Bir an şaşarsınız. Bu kadar çok kapının nasıl bir arada bulunduğunu düşünür ama sonucu bulamazsınız. Çünkü kente her girenin son amacı kendine bir kapı edinmektir. Kapılara karşı her insanın gönlünde yatan, kendine ait bir kapının olmasıdır. Açtığınız her kapı, açmak zorunda olduğunuz başka bir kapıyla karşılaştırır sizi. Her hangi bir kapıdan girmek için bir ömrü tüketirsiniz, ama o kapıdan çıkmak için kalan ömrünüz yetmeyebilir. Bazen bir anda kapanan kapıya sıkışık bir durumda yaşamınız son bulurken, bazen, hiç umulmadık bir anda açılan bir kapıyla, bambaşka ufuklarda gezinirsiniz. Her kapı ardında belirsizlikleri gizler. Ve her kapı giriş ve çıkış arzularının tanıklığını yapar. Sizin bir kapıdan giriş nedeniniz, başka bir insanın aynı kapıdan çıkış nedenidir. Platonik bir aşk, işsizlik, başarı tutkunuz, kendinizle inatlaşmanız, geçim derdi ya da sevgiliye kavuşma isteği, o kapıdan girmenizi gerektirirken, başkalarının da çıkmasını gerektirebilir. Bir anlamda yaşam, kapılardan giriş ve çıkışlarla tüketilir. Kente kuş bakışı bakarken yaşadığınız duygular, kapıların önünde bir anı olarak bile kalmazlar. Sonunda o kapının ya kolu, ya kasası, ya tokmağı, ya anahtarı olursunuz; ya da kapının kendisi… Yok olması için savaştığınız değerlerin bir parçası olduğunuzu anladığınız an, geriye dönüş yolları kalmamıştır. Artık kapılardan nefret edersiniz; çünkü siz de bir kapısınız. Değerlerden nefret edemezsiniz; çünkü artık o değerin bir parçasısınız. Denizci düğümü attığınız bohçadan, kente geldiğiniz zaman ki duygularınızı çıkarır buruk bir hüzünle anılara dönersiniz. İçinize biriken siteminizi göndermek için gözlerinizi boşluğa diktiğinizde... Evet boşluk. Geriye kalan sadece boşluk… Nefret ettiğiniz kapıları yapanlarla savaşmaya başlarsınız. Oysa kapıyı yapanlar da kapılarla savaşıyordur. Gerçekte kapıları yaptıranlar, oturur, sinsice sırıtırlar. Kapılarla boğuşurken çektiğiniz acı, onlara yaşam veren enerjiye dönüşür. Onlar acılarınızla beslenirler.      
Ekleme Tarihi: 11 Nisan 2023 - Salı

KENTLER VE KAPILAR

Kentlerin giriş ve çıkış kapıları yoktur; Ancak kentler kapılardan oluşmuştur.

Giriş ve çıkışın engellenmediği kentlerde sayısız kapının oluşu çelişki gibi görünür; ama değil.

Eğer bir kentte tek bir giriş kapısı olsaydı, o kent kapılardan oluşmazdı.

Kale kapısından içeri girenler, kendilerini kapısı olmayan kentin ortasında bulurlardı.

Uygarlık, kente giriş ve çıkış kapılarını yok etti, ancak, “kentte” sayısız kapılar üretti.

Kente herkes girebilir.

Ama kentte herkes her yere giremez.

Kuşbakışı bakıldığında kentte hiç bir kapı görülmez; kapılar umut ve beklentilerin ufkunda kaybolmuştur.

Bu çağrıya aldanıp, kente girdiğiniz an ilk karşılaştığı nesne kapılardır.

Arayışlarınız, sevinçleriniz, hüzünleriniz, beklenti ve umutlarınız sıcak boyalı kapıların soğuk yüzüyle karşılaşır.

Bir an şaşarsınız. Bu kadar çok kapının nasıl bir arada bulunduğunu düşünür ama sonucu bulamazsınız.

Çünkü kente her girenin son amacı kendine bir kapı edinmektir.

Kapılara karşı her insanın gönlünde yatan, kendine ait bir kapının olmasıdır.

Açtığınız her kapı, açmak zorunda olduğunuz başka bir kapıyla karşılaştırır sizi.

Her hangi bir kapıdan girmek için bir ömrü tüketirsiniz, ama o kapıdan çıkmak için kalan ömrünüz yetmeyebilir.

Bazen bir anda kapanan kapıya sıkışık bir durumda yaşamınız son bulurken, bazen, hiç umulmadık bir anda açılan bir kapıyla, bambaşka ufuklarda gezinirsiniz.

Her kapı ardında belirsizlikleri gizler.

Ve her kapı giriş ve çıkış arzularının tanıklığını yapar. Sizin bir kapıdan giriş nedeniniz, başka bir insanın aynı kapıdan çıkış nedenidir. Platonik bir aşk, işsizlik, başarı tutkunuz, kendinizle inatlaşmanız, geçim derdi ya da sevgiliye kavuşma isteği, o kapıdan girmenizi gerektirirken, başkalarının da çıkmasını gerektirebilir.

Bir anlamda yaşam, kapılardan giriş ve çıkışlarla tüketilir.

Kente kuş bakışı bakarken yaşadığınız duygular, kapıların önünde bir anı olarak bile kalmazlar.

Sonunda o kapının ya kolu, ya kasası, ya tokmağı, ya anahtarı olursunuz; ya da kapının kendisi…

Yok olması için savaştığınız değerlerin bir parçası olduğunuzu anladığınız an, geriye dönüş yolları kalmamıştır. Artık kapılardan nefret edersiniz; çünkü siz de bir kapısınız.

Değerlerden nefret edemezsiniz; çünkü artık o değerin bir parçasısınız.

Denizci düğümü attığınız bohçadan, kente geldiğiniz zaman ki duygularınızı çıkarır buruk bir hüzünle anılara dönersiniz. İçinize biriken siteminizi göndermek için gözlerinizi boşluğa diktiğinizde...

Evet boşluk. Geriye kalan sadece boşluk…

Nefret ettiğiniz kapıları yapanlarla savaşmaya başlarsınız. Oysa kapıyı yapanlar da kapılarla savaşıyordur.

Gerçekte kapıları yaptıranlar, oturur, sinsice sırıtırlar.

Kapılarla boğuşurken çektiğiniz acı, onlara yaşam veren enerjiye dönüşür.

Onlar acılarınızla beslenirler.

 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.