Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
Köşe Yazarı
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
 

KESİN DAVET (3)

KESİN DAVET 3 DÜNYAYA GELEN HER İNSANIN HEPSİ ÖLÜMÜ TATMIŞ   Bu nasıl birşey, ana rahminde hangi varlık sonsuza kadar kalıyor? Bizim beklentilerimiz de sonsuza kadar kalmamalıdır. Mesela dünyaya gelmek için beklediğimiz bir yakınımız ve yavrumuz hakkında beklentimiz nedir? Dokuz ay dokuz gün sonra ağzından ve burnundan nefes alamadığı, ağzından yiyemediği, gözü ile göremediği, kulağı ile işitemediği vb. o ortama bir an evvel veda etmesidir. Bir de ana rahmindeki çocuğa bunu söylesek ki sen bu ortam için yaratılmış değilsin. Bak duyguların burada kullanılmıyor. Bunların kullanılacağı bir yer için varsın. Eminim o diyecek ki, ben halimden memnunum ve bir şikayetim yoktur. Biz de ona deriz ki sen ne kadar da rahat olsan, memnun olsan, senin gibi olanlardan hiç orada temelli kalan yoktur. Zamanı gelen bu ortamdan kesin ihraç edilecektir. Burada en fazla 9 ay kalınıyor. Bu sürenin sonunda sen istemesen de ağlaya ağlaya bu ortamı terk edeceksin. İşte dünya rahminde olan bizler için de birçok uyarıcı var ki bize “siz bu ortam için yaratılmadınız” diyor. İnsanın yaratıldığından bu zaman kadar üzerinde yapılan araştırmalar gösteriyor ki; dünyaya gelen her insandan hepsi de ölüm gerçeğini tadıyor, geride kalan hiç kimse yoktur. İlk insan Adem Peygamber AS bu güne kadar yüz beş milyar insan doğduğu tahmin edilmekte ve bu yüz beş milyar insanın yüz beş milyarının tamamı ölüme mazhar olmuştur. Her gün dünyada akraba olmayanların bir kaç gün ve akraba olanların bir kaç ay, birinci derecede yakınlarımız için birkaç sene zihnimizi meşgul eden, sevinçlerimizi yarıda bırakan ölüm gerçeği değil midir?  23.12.2019 Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
Ekleme Tarihi: 23 Aralık 2019 - Pazartesi

KESİN DAVET (3)

KESİN DAVET 3

DÜNYAYA GELEN HER İNSANIN HEPSİ ÖLÜMÜ TATMIŞ
 
Bu nasıl birşey, ana rahminde hangi varlık sonsuza kadar kalıyor?
Bizim beklentilerimiz de sonsuza kadar kalmamalıdır.
Mesela dünyaya gelmek için beklediğimiz bir yakınımız ve yavrumuz hakkında beklentimiz nedir?
Dokuz ay dokuz gün sonra ağzından ve burnundan nefes alamadığı, ağzından yiyemediği, gözü ile göremediği, kulağı ile işitemediği vb. o ortama bir an evvel veda etmesidir.
Bir de ana rahmindeki çocuğa bunu söylesek ki sen bu ortam için yaratılmış değilsin.
Bak duyguların burada kullanılmıyor. Bunların kullanılacağı bir yer için varsın.
Eminim o diyecek ki, ben halimden memnunum ve bir şikayetim yoktur.
Biz de ona deriz ki sen ne kadar da rahat olsan, memnun olsan, senin gibi olanlardan hiç orada temelli kalan yoktur. Zamanı gelen bu ortamdan kesin ihraç edilecektir. Burada en fazla 9 ay kalınıyor.
Bu sürenin sonunda sen istemesen de ağlaya ağlaya bu ortamı terk edeceksin.
İşte dünya rahminde olan bizler için de birçok uyarıcı var ki bize “siz bu ortam için yaratılmadınız” diyor.
İnsanın yaratıldığından bu zaman kadar üzerinde yapılan araştırmalar gösteriyor ki; dünyaya gelen her insandan hepsi de ölüm gerçeğini tadıyor, geride kalan hiç kimse yoktur.
İlk insan Adem Peygamber AS bu güne kadar yüz beş milyar insan doğduğu tahmin edilmekte ve bu yüz beş milyar insanın yüz beş milyarının tamamı ölüme mazhar olmuştur.
Her gün dünyada akraba olmayanların bir kaç gün ve akraba olanların bir kaç ay, birinci derecede yakınlarımız için birkaç sene zihnimizi meşgul eden, sevinçlerimizi yarıda bırakan ölüm gerçeği değil midir? 

23.12.2019
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

27
Nisan
20
Nisan
14
Nisan
11
Nisan
08
Nisan
06
Nisan
03
Nisan
29
Mart
22
Aralık
17
Aralık
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.