Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
Köşe Yazarı
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
 

KESİN DAVET -10-

KESİN DAVET 10 HİÇ KAPANMAYAN KAPI   Hayatın akışına bakıldığı zaman istisnasız görülür ki; herkesi bekleyen bir mezaristan var. Buraya yolculukta ne gerekiyor, nasıl merak edilmez ki?  Bir saatlik yolculuk yapsak, yolda ve gittiğimiz yerde ihtiyacımız olan şeyleri yanımıza almayı düşünüyoruz. O halde mezaristanda bize ne gerekiyor, oraya ait yiyecek, giyecek, aydınlatacak, ısıtacak, yatacak ihtiyaçlarımızı nasıl gidereceğiz?  Orada maddi cesedimiz görev yapmayacağını biliyoruz. Çünkü hemen teaffün etmeye,  kokuşmaya başlıyor.  Bu ihtiyaçları maddi olarak yanımıza depolama bir fayda sağlamayacağına göre,  ey insan kabre ne götürmeliyiz?  Bundan daha önemli bir mesele var mı? Madem ehl-i imanız,  Allah’a inanan ve ibadet edenler,  göz önünde gördüğümüz kabri bir kazanç yerine,  ebedi bir hazineye,  bitmez tükenmez, sonsuz bir mutluluğa kendimiz hakkında bir kapı olduğunu fark etmemiz gerekir. O kabre girme, Allah’a iman ve ibadet edenler için ezelî mukadderat piyangosundan faydalanmak, devamlı var olmaktır.  Cenab-ı Allah tarafından yeri ve zamanı kader ile tayin edilmiştir. Milyarlar altın ve elmasları kazandıracak bir bilet dahi iman vesikasıyla, seneti ile insana çıkmış;  her vakit "Gel, biletini al" diye beklemesinden,  derin, esaslı, hakikî lezzet ve  mânevî zevk öyle bir lezzettir ki,  eğer cisimleşse ve o çekirdek bir ağaç olsa,  o adama hususî bir cennet hükmüne geçer. O halde, böyle zevk ve büyük lezzeti terk edip,  gençlik saikasıyla yâni gençliğin yönlendirmesi ve sürüklemesi ile,  o hadsiz elemlerle âlûde yâni üzüntülerle karışık zehirli bir bala benzeyen sefihâne, eğlencelere düşkünlük ve heveskârâne, nefsin hoşuna giden, muvakkat, geçici bir lezzet-i gayr-ı meşruayı ihtiyar eden yâni lüzumsuz eğlenceli, nefsani ve geçici Allah’ın rızasına uymayan lezzetleri tercih eden hayvandan yüz derece aşağı düşer. Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu 06.01.2020
Ekleme Tarihi: 06 Ocak 2020 - Pazartesi

KESİN DAVET -10-

KESİN DAVET 10

HİÇ KAPANMAYAN KAPI
 
Hayatın akışına bakıldığı zaman istisnasız görülür ki; herkesi bekleyen bir mezaristan var. Buraya yolculukta ne gerekiyor, nasıl merak edilmez ki? 
Bir saatlik yolculuk yapsak, yolda ve gittiğimiz yerde ihtiyacımız olan şeyleri yanımıza almayı düşünüyoruz.
O halde mezaristanda bize ne gerekiyor, oraya ait yiyecek, giyecek, aydınlatacak, ısıtacak, yatacak ihtiyaçlarımızı nasıl gidereceğiz? 
Orada maddi cesedimiz görev yapmayacağını biliyoruz. Çünkü hemen teaffün etmeye,  kokuşmaya başlıyor. 
Bu ihtiyaçları maddi olarak yanımıza depolama bir fayda sağlamayacağına göre, 
ey insan kabre ne götürmeliyiz? 
Bundan daha önemli bir mesele var mı?
Madem ehl-i imanız, 
Allah’a inanan ve ibadet edenler, 
göz önünde gördüğümüz kabri bir kazanç yerine, 
ebedi bir hazineye, 
bitmez tükenmez, sonsuz bir mutluluğa kendimiz hakkında bir kapı olduğunu fark etmemiz gerekir.
O kabre girme, Allah’a iman ve ibadet edenler için ezelî mukadderat piyangosundan faydalanmak, devamlı var olmaktır. 
Cenab-ı Allah tarafından yeri ve zamanı kader ile tayin edilmiştir.
Milyarlar altın ve elmasları kazandıracak bir bilet dahi iman vesikasıyla, seneti ile insana çıkmış; 
her vakit "Gel, biletini al" diye beklemesinden, 
derin, esaslı, hakikî lezzet ve 
mânevî zevk öyle bir lezzettir ki, 
eğer cisimleşse ve o çekirdek bir ağaç olsa, 
o adama hususî bir cennet hükmüne geçer.

O halde, böyle zevk ve büyük lezzeti terk edip, 
gençlik saikasıyla yâni gençliğin yönlendirmesi ve sürüklemesi ile, 
o hadsiz elemlerle âlûde yâni üzüntülerle karışık zehirli bir bala benzeyen sefihâne, eğlencelere düşkünlük ve heveskârâne, nefsin hoşuna giden, muvakkat, geçici bir lezzet-i gayr-ı meşruayı ihtiyar eden yâni lüzumsuz eğlenceli, nefsani ve geçici Allah’ın rızasına uymayan lezzetleri tercih eden hayvandan yüz derece aşağı düşer.

Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
06.01.2020

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

27
Nisan
20
Nisan
14
Nisan
11
Nisan
08
Nisan
06
Nisan
03
Nisan
29
Mart
22
Aralık
17
Aralık
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.