Nesibe TÜKEL
Köşe Yazarı
Nesibe TÜKEL
 

ÇOCUKLUĞUMUN RAMAZANLARI

Özlem... Bitmeyen... Bitmeyecek olan... Yüreğimizin.... Bazen kılcallarımıza... Çoğu zaman  iliklerimize kadar... Hasret... Özlem..... Dostların, dostlarımızın olduğu  bir meclis; başlarız biraz buruk, biraz özlem ile... Çocukluğumun Ramazanları... Öyle değil mi? Saf... Temiz... Muhabbetle... Sevgi ile dolu ve kucaklayıcı... Bizim çocukluğumuzda ki ramazanlar sadelik, ülfet, birlik, beraberlik ve kardeşliğin samimice doğal ortamda vuku bulduğu zamanlardı. Davetler verilirdi... Gösterişten ve desinlerden uzak... Sofralar, zengin menüler ile dolu değildi. Sofraların en güzel yanı yemeklerimiz ile beraber muhabbet ve samimiyet dolu sohbetlerdi.  Siyaset yoktu... Spor yoktu... Boş ve malayani hiç bir şey yoktu... Dostluk... Kardeşlik... Sevgi ve muhabbet... Bizi bir anlamda geçmişe bağlayan da o doğallıktı. Yeni nesil bilmez.  Kurulan sofralarda resim çekilme ve paylaşma yoktu. Zira; paylaşımlar sosyal medya sayfalarından değil bilakis en fıtri, en doğal, en içten, riyasız, gösterişsiz olanı ile, kalbden kalbe yapılırdı. Bizim için en büyük mutluluk buydu ve tüm aile bundan büyük  haz alırdı. Sofralarımızda; düşkünler; garibler ağırlanır onların dertleriyle, sorunlarıyla hemhal olunur, çözümler bulunur ve sorunlar ortadan kalkardı. "Komşusu açken tok yatan bizden değildir." hadisi şerifi düstüruna göre hareket edilir, zekat müessesi ramazan ayında düşkünlerin yardımına koşardı. Paylaşım her zamankinden daha çok, daha bol bir şekilde olurdu. Sakın olaki  gösterişli biçimde olduğunu sanmayın.  Yardımlar kim tarafından kime yapıldığı bilinmezdi bu bir erdemdi. Eski ramazanların özlemini yazmaya ne kağıt yeter ne de mürekkep yeter. Bugüne baktığımızda yeni neslin ne kadar şanssız olduğu açık bariz ortada. Tıka basa yenen iftar sofraları, zengin ve makam sahiplerinin ihtişamla karşılama yapıldığı, onlarla yan yana gelerek bolca adına selfi denilen özçekim yapılarak servis edilmeleri, garip gurebadan uzak haller ve daha nice hallerimiz.... Nereye kadar bu gidiş, böyle olur bilemeyiz ama hepimizin temennisi olan eski ramazanlara dönüşü Rabbimiz hepimize nasip eylesin inşaAllah.  Allah'a (cc) emanet olunuz. Muhabbetle kalın. Muhammed'de kalın. Nesibe TÜKEL
Ekleme Tarihi: 12 Mayıs 2019 - Pazar

ÇOCUKLUĞUMUN RAMAZANLARI

Özlem...
Bitmeyen...
Bitmeyecek olan...
Yüreğimizin....
Bazen kılcallarımıza...
Çoğu zaman  iliklerimize kadar...
Hasret...
Özlem.....
Dostların, dostlarımızın olduğu  bir meclis; başlarız biraz buruk, biraz özlem ile...
Çocukluğumun Ramazanları...

Öyle değil mi?
Saf...
Temiz...
Muhabbetle...
Sevgi ile dolu ve kucaklayıcı...

Bizim çocukluğumuzda ki ramazanlar sadelik, ülfet, birlik, beraberlik ve kardeşliğin samimice doğal ortamda vuku bulduğu zamanlardı.

Davetler verilirdi...
Gösterişten ve desinlerden uzak...
Sofralar, zengin menüler ile dolu değildi.
Sofraların en güzel yanı yemeklerimiz ile beraber muhabbet ve samimiyet dolu sohbetlerdi. 

Siyaset yoktu...
Spor yoktu...
Boş ve malayani hiç bir şey yoktu...
Dostluk...
Kardeşlik...
Sevgi ve muhabbet...
Bizi bir anlamda geçmişe bağlayan da o doğallıktı.

Yeni nesil bilmez. 
Kurulan sofralarda resim çekilme ve paylaşma yoktu. Zira; paylaşımlar sosyal medya sayfalarından değil bilakis en fıtri, en doğal, en içten, riyasız, gösterişsiz olanı ile, kalbden kalbe yapılırdı. Bizim için en büyük mutluluk buydu ve tüm aile bundan büyük  haz alırdı.

Sofralarımızda; düşkünler; garibler ağırlanır onların dertleriyle, sorunlarıyla hemhal olunur, çözümler bulunur ve sorunlar ortadan kalkardı.

"Komşusu açken tok yatan bizden değildir." hadisi şerifi düstüruna göre hareket edilir, zekat müessesi ramazan ayında düşkünlerin yardımına koşardı.

Paylaşım her zamankinden daha çok, daha bol bir şekilde olurdu. Sakın olaki  gösterişli biçimde olduğunu sanmayın.  Yardımlar kim tarafından kime yapıldığı bilinmezdi bu bir erdemdi.

Eski ramazanların özlemini yazmaya ne kağıt yeter ne de mürekkep yeter.

Bugüne baktığımızda yeni neslin ne kadar şanssız olduğu açık bariz ortada.

Tıka basa yenen iftar sofraları, zengin ve makam sahiplerinin ihtişamla karşılama yapıldığı, onlarla yan yana gelerek bolca adına selfi denilen özçekim yapılarak servis edilmeleri, garip gurebadan uzak haller ve daha nice hallerimiz....

Nereye kadar bu gidiş, böyle olur bilemeyiz ama hepimizin temennisi olan eski ramazanlara dönüşü Rabbimiz hepimize nasip eylesin inşaAllah. 

Allah'a (cc) emanet olunuz.
Muhabbetle kalın.
Muhammed'de kalın.

Nesibe TÜKEL

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.