Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
Köşe Yazarı
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
 

AYASOFYA CAMİİNİ İBADETE AÇMAK 2

Ayasofya Camiini İslâmiyet’e ve Osmanlı İmparatorluğu’na maleden Fatih Sultan Mehmet Hazretleri vakıfnamesinde ne diyor bakınız: FATİH SULTAN MEHMED HÂN’IN AYASOFYA VAKFİYESİ “Allâh’ın yarattıklarından Allâh’a ve O’nun rü’yetine iman eden, âhirete ve onun heybetine inanan hiçbir kimse için, sultan olsun melik olsun, vezir olsun bey olsun, şevket ve kudret sahibi biri olsun hâkim veya mütegallib (zâlim ve diktatör) olsun, ... bu vakıfları eksiltmek, bozmak, değiştirmek, tağyîr ve tebdîl eylemek, vakfı ihmal edip kendi haline bırakmak ve işlevlerini ortadan kaldırmak asla helâl değildir!” ...  “Allah’ın, meleklerin ve bütün insanların lâ’neti üzerlerine olsun. Ebeddiyyen Cehennemde kalsınlar, onların azapları asla hafifletilmesin ve onlara ebeddiyyen merhamet olunmasın. Kim bunları duyup gördükten sonra değiştirirse, vebali ve günahı bunu değiştirenlerin üzerine olsun. Hiç şüphe yok ki, Allah her şeyi işitir ve her şeyi bilir.”  (Fatih Sultan Mehmed Han, Ayasofya Vakfiyesi, 1 Haziran 1453) AYASOFYAYI ESKİ HALİNE KAVUŞTURAN BAHTİYAR BİR YÖNETİCİDİR Şimdi Ayasofya Camii’inin bulunmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başında bulunan idarecilere burada şahsi görüşü mü arz etmek istiyorum. Ayasofya, İstanbul fethedilirken Osmanlı’yı törenlerle ve memnuniyetle karşılayan ve o zaman İstanbul’da ikamet eden Hıristiyanlığın İslâmiyete devir ve tesliminin bir abidesidir. Bunun için kilise iken cami olmuştur. Elbette tekrar camiye çevrilmelidir.  Bediüzzaman Said Nursi hazretleri de bunu İslam alemi adına tekrar tekrar dile getirmiştir. “Ayasofya’yı, beş yüz sene devam eden vaziyet-i kudsiyesine çevirmek ve hâlen İslâm’da çok hüsn-ü tesir yapan ve bu vatan ahalisine âlem-i İslâm'ın hüsn-ü teveccühünü kazandıran...” diyerek önemini ortaya koymaktadır. (Tarihçe-i Hayat - 609) Ben şu anda ülkemizin başındaki idarecilerimizde, özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızda bunu yerine getirebilecek irade, istek, şevk, yetenek ve kararlılığın var olduğunu görüyorum.  Bu kıyamete kadar İslam âleminin hüsn-ü zannına, dualarına ve muhabbetine sebep olacak bir olaydır. 2 Temmuz 2020 tarihinde bir Danıştay kararını beklemekte olan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, netice itibari ile icraatın başıdır ve karar verme yetkisine haizdir. Verilecek kararları da şu anda bozacak bir irade göremiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız da bu fırsatı çok iyi değerlendirecek, 2 Temmuz’dan sonraki ilk Cuma namazını Ayasofya’da kılmaları noktasında, Rabbime duacı olduğumuzu bildirmek istiyorum.  Allah yâr ve yardımcınız olsun. 20.06.2020 Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
Ekleme Tarihi: 20 Haziran 2020 - Cumartesi

AYASOFYA CAMİİNİ İBADETE AÇMAK 2

Ayasofya Camiini İslâmiyet’e ve Osmanlı İmparatorluğu’na maleden Fatih Sultan Mehmet Hazretleri vakıfnamesinde ne diyor bakınız:

FATİH SULTAN MEHMED HÂN’IN AYASOFYA VAKFİYESİ

“Allâh’ın yarattıklarından Allâh’a ve O’nun rü’yetine iman eden, âhirete ve onun heybetine inanan hiçbir kimse için, sultan olsun melik olsun, vezir olsun bey olsun, şevket ve kudret sahibi biri olsun hâkim veya mütegallib (zâlim ve diktatör) olsun, ... bu vakıfları eksiltmek, bozmak, değiştirmek, tağyîr ve tebdîl eylemek, vakfı ihmal edip kendi haline bırakmak ve işlevlerini ortadan kaldırmak asla helâl değildir!”
...
 “Allah’ın, meleklerin ve bütün insanların lâ’neti üzerlerine olsun. Ebeddiyyen Cehennemde kalsınlar, onların azapları asla hafifletilmesin ve onlara ebeddiyyen merhamet olunmasın. Kim bunları duyup gördükten sonra değiştirirse, vebali ve günahı bunu değiştirenlerin üzerine olsun. Hiç şüphe yok ki, Allah her şeyi işitir ve her şeyi bilir.” 
(Fatih Sultan Mehmed Han, Ayasofya Vakfiyesi, 1 Haziran 1453)

AYASOFYAYI ESKİ HALİNE KAVUŞTURAN BAHTİYAR BİR YÖNETİCİDİR

Şimdi Ayasofya Camii’inin bulunmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başında bulunan idarecilere burada şahsi görüşü mü arz etmek istiyorum.

Ayasofya, İstanbul fethedilirken Osmanlı’yı törenlerle ve memnuniyetle karşılayan ve o zaman İstanbul’da ikamet eden Hıristiyanlığın İslâmiyete devir ve tesliminin bir abidesidir. Bunun için kilise iken cami olmuştur. Elbette tekrar camiye çevrilmelidir. 

Bediüzzaman Said Nursi hazretleri de bunu İslam alemi adına tekrar tekrar dile getirmiştir.

“Ayasofya’yı, beş yüz sene devam eden vaziyet-i kudsiyesine çevirmek ve hâlen İslâm’da çok hüsn-ü tesir yapan ve bu vatan ahalisine âlem-i İslâm'ın hüsn-ü teveccühünü kazandıran...” diyerek önemini ortaya koymaktadır. (Tarihçe-i Hayat - 609)

Ben şu anda ülkemizin başındaki idarecilerimizde, özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızda bunu yerine getirebilecek irade, istek, şevk, yetenek ve kararlılığın var olduğunu görüyorum. 

Bu kıyamete kadar İslam âleminin hüsn-ü zannına, dualarına ve muhabbetine sebep olacak bir olaydır.

2 Temmuz 2020 tarihinde bir Danıştay kararını beklemekte olan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, netice itibari ile icraatın başıdır ve karar verme yetkisine haizdir. Verilecek kararları da şu anda bozacak bir irade göremiyorum.

Sayın Cumhurbaşkanımız da bu fırsatı çok iyi değerlendirecek, 2 Temmuz’dan sonraki ilk Cuma namazını Ayasofya’da kılmaları noktasında, Rabbime duacı olduğumuzu bildirmek istiyorum. 
Allah yâr ve yardımcınız olsun.

20.06.2020
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

20
Nisan
14
Nisan
11
Nisan
08
Nisan
06
Nisan
03
Nisan
29
Mart
22
Aralık
17
Aralık
12
Aralık
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.