Mahir Adıbeş
Köşe Yazarı
Mahir Adıbeş
 

VİRÜS SALGINLARINDAN KORUNMANIN TEK YOLU TOPLUM BAĞIŞIKLIĞI

VİRÜS SALGINLARINDAN KORUNMANIN TEK YOLU TOPLUM BAĞIŞIKLIĞI  Virüs salgınları, kontrolü kaçırmadan, ciddi tedbirler alınması gerekir. Virüslerin hastalık yapma güçleri çok yükseldiği zaman üzücü sonuçlar ortaya çıkabilir. İnsanlık tarihinde, hatta yakın zamanlarda da virüs salgınlarıyla insanlar ve hayvanlar karşı karşıya kalmışlardır. Çünkü insan ve hayvanlarda hastalık yapan virüsler ancak bu canlıların olduğu ortamlarda yaşayabilir. Corona virüsü salgını sadece bunlardan biridir. Yetkisiz kişilerin sık sık çıkıp “biz bu virüsü henüz tanımıyoruz,” diyerek ipe un sermesi doğru değil. Biz virüsün gelecekte ne yapacağını bilmiyor olabiliriz lakin virüsleri genel karakterleriyle nasıl hareket edeceğini biliyoruz. Zaten virüsü bilsen bile ne yapabilirsin, bildiklerine karşı ne yapıyorsun? Virüs hastalığına yakalandıktan sonra “tedavisi yok,” deyip geçiyorsun. Çünkü antiviral ilaç henüz bulunamadı. Virüslere salgınlarına karşı etkili yol koruyucu hekimliktir:  a.) Alınacak tedbirlerle bulaşmayı engellemek.  b.) Bir an önce toplum bağışıklığını sağlamaktır. Bu konuyu virologlarla (virüs uzmanı) görüşmek en doğru yoldur. Corana virüsü kısa zamanda neler yapacağını, nelere zarar vereceğini, hangi dokulara yerleştiğini biliyoruz. Hızlı yayıldığını da öğrendik fakat yayılma yollarındaki bilgimizde halen bir eksiklik var gibi. Şimdilik virüse karşı mücadeleyi bu bilgiler ışığında yapmak zorundayız.   Corona virüsü hakkında bilmediğimiz ne kaldı diyeceksiniz: Hastalığı geçirenlerin ne kadar süreyle bağışık kalacağını bilmiyoruz. Evet, bu konu önemli fakat sonraki mesele. Bu mesele aşı ile bağışıklığı da doğrudan ilgilendirir. Bu konuyu aydınlatmamız için yıllar geçebilir. Bir konuya daha değinmeden geçemeyeceğim. Bu salgın tıbba birçok kelime kazandırdı. Bunlardan biri de “mutasyon” kelimesi. Bu acaba alt tip değişikliği anlamına mı geliyor. Öğleyse korkuya gerek yok. Alınan tedbirler hangi tip olursa olsun hepsine karşı aynıdır. Viroloji uzmanları (virologlar) bu konuya şöyle bakar: Alt tip aslına (orijine) ne kadar yakın. Eğer aslına yakınsa ve dominant bir tipten yapılan aşı ya da o tipe karşı geçirilen hastalık antikorları koruma sağlıyorsa bunlara takılmayın. Yok, alt tip değişikliği aslından çok uzak bir yapıda ise bu ciddi problem ama bu çok görülen bir durum değildir. Virüslere karşı birçok tedbir alabilirsiniz lakin gerçek korunma toplum bağışıklığı ile sağlanır. Toplum bağışıklığının aşı ile sağlanması kısa zamanda mümkün görülmüyor. Hastalığı geçiren insanlardan aldığınız serumla hastalığa yakalananları da tedavi edebilirsiniz. Yalnız aşılamada bir yol daha var, ekonomik mi, derseniz değil. Hastalık sırasında alınan kan serumundaki virüslerin kimyasal yolla ya da ısı ile inaktif (üreme yeteneğinin durdurulması) edip sağlam insanlara antijen verilmesidir. Bu antijen virüsle aynı kodları taşıdığından koruyucu antikor oluşturacaktır. Şimdi gelelim önemli bir konuya. İşin bir yolu da bu: Eğer kısa zamanda aşı hazırlanamayacaksa, corona virüs bizim yakamızı bırakmayacak. O zaman onu kendi silahıyla vurmak gerekir. İnsanlar kontrollü bir şekilde serbest bırakılırsa, hastalık yapma yeteneği zayıf virüsle buluşacak. Virüs zayıf olduğundan hastalık yapma gücünü kazanana kadar bağışıklık sistemi antikorlarını oluşturacaktır.  Virüs kalabalık toplumlarda seyrediyor ve hastalık yapma yeteneği çok yüksekse her bireyin bağışıklık sistemi cevap veremeye bilir ve hastalık ağır seyredebilir. İnsanların kalabalık yerlerden uzak durup virüsün konakçı bulmasına engel olması gerekir. Virüs yeterince konakçı bulamazsa zayıflar. Zayıf virüsler insanlarda hastalık oluşturama yeteneği kazanamadan antikorlar oluşacağından kendi ayağına sıkacaktır. Virüs insanlara bulaştığında: 1.) Bağışıklık sistemi güçlü olan insanlar farkında olmadan hastalığı geçirebilir. 2.) Bağışıklık sistemi cevap veren insanlar hafif bir hastalıkla atlatabilirler. 3.) Bağışıklık sistemi yeterince cevap veremeyen insanlar hastalığı ağır geçirebilirler. Sonuç olarak: Toplum bağışıklığı sağlanmadığı müddetçe virüs konakçı bulabilecektir. Virüs konakçı bulduğu sürece hastalık devam edecektir. Hastalığa karşı başarılı olmanın tek yolu “Toplum Bağışıklığı” dır. Mahir Adıbeş Samsung Galaxy akıllı telefonumdan gönderildi.
Ekleme Tarihi: 04 Mayıs 2020 - Pazartesi

VİRÜS SALGINLARINDAN KORUNMANIN TEK YOLU TOPLUM BAĞIŞIKLIĞI

VİRÜS SALGINLARINDAN KORUNMANIN TEK YOLU TOPLUM BAĞIŞIKLIĞI 

Virüs salgınları, kontrolü kaçırmadan, ciddi tedbirler alınması gerekir. Virüslerin hastalık yapma güçleri çok yükseldiği zaman üzücü sonuçlar ortaya çıkabilir.

İnsanlık tarihinde, hatta yakın zamanlarda da virüs salgınlarıyla insanlar ve hayvanlar karşı karşıya kalmışlardır. Çünkü insan ve hayvanlarda hastalık yapan virüsler ancak bu canlıların olduğu ortamlarda yaşayabilir.

Corona virüsü salgını sadece bunlardan biridir. Yetkisiz kişilerin sık sık çıkıp “biz bu virüsü henüz tanımıyoruz,” diyerek ipe un sermesi doğru değil. Biz virüsün gelecekte ne yapacağını bilmiyor olabiliriz lakin virüsleri genel karakterleriyle nasıl hareket edeceğini biliyoruz. Zaten virüsü bilsen bile ne yapabilirsin, bildiklerine karşı ne yapıyorsun? Virüs hastalığına yakalandıktan sonra “tedavisi yok,” deyip geçiyorsun. Çünkü antiviral ilaç henüz bulunamadı.

Virüslere salgınlarına karşı etkili yol koruyucu hekimliktir: 

a.) Alınacak tedbirlerle bulaşmayı engellemek. 

b.) Bir an önce toplum bağışıklığını sağlamaktır.

Bu konuyu virologlarla (virüs uzmanı) görüşmek en doğru yoldur.

Corana virüsü kısa zamanda neler yapacağını, nelere zarar vereceğini, hangi dokulara yerleştiğini biliyoruz. Hızlı yayıldığını da öğrendik fakat yayılma yollarındaki bilgimizde halen bir eksiklik var gibi. Şimdilik virüse karşı mücadeleyi bu bilgiler ışığında yapmak zorundayız.  

Corona virüsü hakkında bilmediğimiz ne kaldı diyeceksiniz: Hastalığı geçirenlerin ne kadar süreyle bağışık kalacağını bilmiyoruz. Evet, bu konu önemli fakat sonraki mesele. Bu mesele aşı ile bağışıklığı da doğrudan ilgilendirir. Bu konuyu aydınlatmamız için yıllar geçebilir.

Bir konuya daha değinmeden geçemeyeceğim. Bu salgın tıbba birçok kelime kazandırdı. Bunlardan biri de “mutasyon” kelimesi. Bu acaba alt tip değişikliği anlamına mı geliyor. Öğleyse korkuya gerek yok. Alınan tedbirler hangi tip olursa olsun hepsine karşı aynıdır. Viroloji uzmanları (virologlar) bu konuya şöyle bakar: Alt tip aslına (orijine) ne kadar yakın. Eğer aslına yakınsa ve dominant bir tipten yapılan aşı ya da o tipe karşı geçirilen hastalık antikorları koruma sağlıyorsa bunlara takılmayın. Yok, alt tip değişikliği aslından çok uzak bir yapıda ise bu ciddi problem ama bu çok görülen bir durum değildir.

Virüslere karşı birçok tedbir alabilirsiniz lakin gerçek korunma toplum bağışıklığı ile sağlanır. Toplum bağışıklığının aşı ile sağlanması kısa zamanda mümkün görülmüyor. Hastalığı geçiren insanlardan aldığınız serumla hastalığa yakalananları da tedavi edebilirsiniz. Yalnız aşılamada bir yol daha var, ekonomik mi, derseniz değil. Hastalık sırasında alınan kan serumundaki virüslerin kimyasal yolla ya da ısı ile inaktif (üreme yeteneğinin durdurulması) edip sağlam insanlara antijen verilmesidir. Bu antijen virüsle aynı kodları taşıdığından koruyucu antikor oluşturacaktır.

Şimdi gelelim önemli bir konuya. İşin bir yolu da bu: Eğer kısa zamanda aşı hazırlanamayacaksa, corona virüs bizim yakamızı bırakmayacak. O zaman onu kendi silahıyla vurmak gerekir. İnsanlar kontrollü bir şekilde serbest bırakılırsa, hastalık yapma yeteneği zayıf virüsle buluşacak. Virüs zayıf olduğundan hastalık yapma gücünü kazanana kadar bağışıklık sistemi antikorlarını oluşturacaktır. 

Virüs kalabalık toplumlarda seyrediyor ve hastalık yapma yeteneği çok yüksekse her bireyin bağışıklık sistemi cevap veremeye bilir ve hastalık ağır seyredebilir.

İnsanların kalabalık yerlerden uzak durup virüsün konakçı bulmasına engel olması gerekir. Virüs yeterince konakçı bulamazsa zayıflar. Zayıf virüsler insanlarda hastalık oluşturama yeteneği kazanamadan antikorlar oluşacağından kendi ayağına sıkacaktır.

Virüs insanlara bulaştığında:

1.) Bağışıklık sistemi güçlü olan insanlar farkında olmadan hastalığı geçirebilir.

2.) Bağışıklık sistemi cevap veren insanlar hafif bir hastalıkla atlatabilirler.

3.) Bağışıklık sistemi yeterince cevap veremeyen insanlar hastalığı ağır geçirebilirler.

Sonuç olarak: Toplum bağışıklığı sağlanmadığı müddetçe virüs konakçı bulabilecektir. Virüs konakçı bulduğu sürece hastalık devam edecektir. Hastalığa karşı başarılı olmanın tek yolu “Toplum Bağışıklığı” dır.

Mahir Adıbeş

Samsung Galaxy akıllı telefonumdan gönderildi.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.