Muhammed Kaya ve Gül'ün mükemmel dönüşümü

TARIM/HAYVANCILIK/DENİZ (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 03.07.2020 - 19:15, Güncelleme: 28.03.2022 - 15:40 4641+ kez okundu.
 

Muhammed Kaya ve Gül'ün mükemmel dönüşümü

Bu hafta haberde insan bölümümüzde, yüzde yüz yerli, yüzde yüz Milli bir ürün ile karşımıza çıkan GULAMOUR markasını ve Muhammed Kaya'nın gül hiyasine yer vereceğiz.
Müftüzade Gülcü İsmail Efendi'nin 1888 senesinde  Bulgaristan'ın Kızanlık kentinden bastonunun içinde getirdiği ve Isparta'ya ekmesiyle çoğaldığı rivayet edilen bugün binlerce dönüm arazide üretilerek yüzlerce ailenin geçim kaynağı olan gül çiçeğini ve yerli bir marka olan Gulamour'u tanıtırken sizlere Genç bir girişimci olan Muhammed Kaya'yı ve hikayesini paylaşacağız.  Kendi tabiri ile Isparta’nın Gönen ilçesine bağlı Güneykent kasabasında, çocukluğunda merkeple Gül bahçesinin yolunu tutan, merkepin heybesinin birine kendisini diğerine kardeşlerini doldurmuş bir Anadolu kadınının oğlu Muhammed Kaya. Eylem Koç ; Muhammed bey sizin hikayenize başlarken çocukluğunuzdan başlamak daha iyi olur kanaatindeyim. Çocukluk deyince aklınıza ilk olarak neler geliyor, diye başlasak ve sizi biraz tanısak nasıl olur.  Muhammed Kaya; Çocukluğumda hatırladığım tek şey Gül bahçeleri diyebiliriz. Çok uzun bir zaman değil 94 doğumluyum ama o zamanın şartlarında fakirlikten araba veya traktör olmadığı için merkebimiz vardı bizim birde onu hatırlıyorum . Aradan yıllar geçti eğitim sürecinde hafta sonları ve yaz tatillerinde hep Gül bahçelerinde çalıştım . H. Eylem KOÇ ;Gulamour markasını ne zaman kurmaya karar verdiniz? Muhammed Kaya; Üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra kendi işimi kurmaya karar verdim. Ama ne üzerine bir iş kurabilirdim; tabiki en iyi bildiğim işi. Gül işini imalata dönüştürmek ve yeni bir marka oluşturmak istedim . Pekte kolay değildi çünkü elde bir birikim bir sermayem yoktu. Kendi bahçelerimiz vardı ama Gül çiçeğini mamule dönüştürmek için imbiklere ihtiyaç vardı. Nerden sermaye bulabiliriz derken babam sağolsun bana kredi çekti ve imbiğimizi yaptırdık. Aslında bu işin piri Babam dır. Babamın çocukluğunda her evde bakır kara kazan dedikleri imbiklerden varmış ve dedemler de Gülsuyu ve Gül yağı üretiyormuş az miktarlarda. Benimde bu işe girmemin yegane sebebi babam oldu tabiki çünkü çok meşakkatli bir iş bir usta olmadan asla yapılamaz. H. Eylem KOÇ ;peki ürünleriniz ve sizi farklı kılan şey nedir?  Muhammed Kaya ;Bizim üretimini yapmış olduğumuz geleneksel Gülsuyu tek damıtma olarak yapılıyor yani bakır kazanlara Gül çiçeklerini ve köyümüzün dağlarından gelen doğal kaynak suyunu dolduruyoruz odun ateşinde demlenmesini bekliyoruz. Demlenen güller özünü buharlaşan suya bırakıyor, buharlaşan su bakır borular yardımı ile soğutma haznesinde soğutuluyor ve sıvı halini alıyor sıvı forma gelen Gülsuyu Gül yağlı Gülsuyu olarak adlandırılıyor. Tek damıtma olduğu için Gül yağı Gülsuyundan ayrışmıyor.Bu işlem herkesin bildiği damıtma işlemi. Ama odun ateşini ayarlamak Gül yağını uçurmamak ve ısıyı sabit tutmak bunlar gibi bir çok zahmeti var. Biz işimizi severek yapıyoruz ne kadar zahmetli olsada. H. Eylem KOÇ ;Milli ve Yerli bir ileşletme kurmuşsunuz peki hedefleriniz neler?  Muhammed Kaya ; Şimdi bir çok yerde kocaman fabrikalar mevcut bizim 9-10 saatte yaptığımız işlemi 2 saatte yapıyorlar ve kat kat fazla Gül işleyebiliyorlar. Bizim üretim kapasitemiz kısıtlı çok fazla üretim yapamıyoruz. Yapmış olduğumuz üretimin bir miktarını toplu satış olarak kozmetik firmalarına gönderiyoruz, bir miktarını ise kendi markamız olan GUL’AMOUR adı altında satışını yapıyoruz. Gül çiçeğinden bir çok ürün elde etme hedefindeyiz. Şuan için kuru Gül yaprağı, kuru Gül tomurcuğu, Gülsuyu, Gül yağı, Gül reçeli, Gül sirkesi, gül sabunu, Gül tozu, Gül maskesi gibi ürünlerimiz mevcut. Kozmetiksel ve gıda açısından daha da geliştirilebilir bizimde hedefimiz tüm işlemeler gibi büyümek ve her kitleye hitap edebilmek. H. Eylem KOÇ ;Son olarak bizlere ve okurlarımıza Gülün güzel kokusunun yanı sıra faydalarından da bahsedermisiniz?  Muhammed Kaya ; Gül 320 MHz frekans enerjiye sahip tek bitkidir. Gül koklamak veya Gül yağı- Gülsuyu koklamak ruhumuzu ve bedenimizi rahatlatır. Yüksek frekans sayesinde zihni geliştirir hafızayı güçlendirir. Osmanlı döneminde en çok kullanılan kozmetik ve gıda ürünüdür. Özellikle bayanlar Gülsuyu’nu tonik ve cilt bakım ürünü olarak kullanabilirler. Kozmetikte En doğal makyaj temizleme ürünüdür. Ciltteki kılcal kırışıklıkları düzenli kullanımda önler. Cildi parlak ve pamuksu bir görünüme kavuşturur. Gül kurusu ve gül tomurcuğundan çay yapılabilir ve gül çayı mideyi rahatlatır. Zayıflatır. Gül sirkesi diş etlerini ve diş plakalarını güçlendirir aynı zamanda zayıflatma özelliği de vardır. Salatalarda gül sirkesi kullanılabilir. En önemlisi gerçek Gülsuyu içilebilir ve tatlı gıda türlerinde kullanılabilen bir üründür. Tabi katkısız Gülsuyu olması şart. GUL’AMOUR
Bu hafta haberde insan bölümümüzde, yüzde yüz yerli, yüzde yüz Milli bir ürün ile karşımıza çıkan GULAMOUR markasını ve Muhammed Kaya'nın gül hiyasine yer vereceğiz.

Müftüzade Gülcü İsmail Efendi'nin 1888 senesinde  Bulgaristan'ın Kızanlık kentinden bastonunun içinde getirdiği ve Isparta'ya ekmesiyle çoğaldığı rivayet edilen bugün binlerce dönüm arazide üretilerek yüzlerce ailenin geçim kaynağı olan gül çiçeğini ve yerli bir marka olan Gulamour'u tanıtırken sizlere Genç bir girişimci olan Muhammed Kaya'yı ve hikayesini paylaşacağız. 

Kendi tabiri ile Isparta’nın Gönen ilçesine bağlı Güneykent kasabasında, çocukluğunda merkeple Gül bahçesinin yolunu tutan, merkepin heybesinin birine kendisini diğerine kardeşlerini doldurmuş bir Anadolu kadınının oğlu Muhammed Kaya.

Eylem Koç ; Muhammed bey sizin hikayenize başlarken çocukluğunuzdan başlamak daha iyi olur kanaatindeyim. Çocukluk deyince aklınıza ilk olarak neler geliyor, diye başlasak ve sizi biraz tanısak nasıl olur. 

Muhammed Kaya; Çocukluğumda hatırladığım tek şey Gül bahçeleri diyebiliriz. Çok uzun bir zaman değil 94 doğumluyum ama o zamanın şartlarında fakirlikten araba veya traktör olmadığı için merkebimiz vardı bizim birde onu hatırlıyorum .

Aradan yıllar geçti eğitim sürecinde hafta sonları ve yaz tatillerinde hep Gül bahçelerinde çalıştım .

H. Eylem KOÇ ;Gulamour markasını ne zaman kurmaya karar verdiniz?

Muhammed Kaya;

Üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra kendi işimi kurmaya karar verdim.

Ama ne üzerine bir iş kurabilirdim; tabiki en iyi bildiğim işi. Gül işini imalata dönüştürmek ve yeni bir marka oluşturmak istedim .

Pekte kolay değildi çünkü elde bir birikim bir sermayem yoktu.

Kendi bahçelerimiz vardı ama Gül çiçeğini mamule dönüştürmek için imbiklere ihtiyaç vardı. Nerden sermaye bulabiliriz derken babam sağolsun bana kredi çekti ve imbiğimizi yaptırdık. Aslında bu işin piri Babam dır.

Babamın çocukluğunda her evde bakır kara kazan dedikleri imbiklerden varmış ve dedemler de Gülsuyu ve Gül yağı üretiyormuş az miktarlarda. Benimde bu işe girmemin yegane sebebi babam oldu tabiki çünkü çok meşakkatli bir iş bir usta olmadan asla yapılamaz.

H. Eylem KOÇ ;peki ürünleriniz ve sizi farklı kılan şey nedir? 

Muhammed Kaya ;Bizim üretimini yapmış olduğumuz geleneksel Gülsuyu tek damıtma olarak yapılıyor yani bakır kazanlara Gül çiçeklerini ve köyümüzün dağlarından gelen doğal kaynak suyunu dolduruyoruz odun ateşinde demlenmesini bekliyoruz. Demlenen güller özünü buharlaşan suya bırakıyor, buharlaşan su bakır borular yardımı ile soğutma haznesinde soğutuluyor ve sıvı halini alıyor sıvı forma gelen Gülsuyu Gül yağlı Gülsuyu olarak adlandırılıyor. Tek damıtma olduğu için Gül yağı Gülsuyundan ayrışmıyor.Bu işlem herkesin bildiği damıtma işlemi. Ama odun ateşini ayarlamak Gül yağını uçurmamak ve ısıyı sabit tutmak bunlar gibi bir çok zahmeti var. Biz işimizi severek yapıyoruz ne kadar zahmetli olsada.

H. Eylem KOÇ ;Milli ve Yerli bir ileşletme kurmuşsunuz peki hedefleriniz neler? 

Muhammed Kaya ;

Şimdi bir çok yerde kocaman fabrikalar mevcut bizim 9-10 saatte yaptığımız işlemi 2 saatte yapıyorlar ve kat kat fazla Gül işleyebiliyorlar.

Bizim üretim kapasitemiz kısıtlı çok fazla üretim yapamıyoruz. Yapmış olduğumuz üretimin bir miktarını toplu satış olarak kozmetik firmalarına gönderiyoruz, bir miktarını ise kendi markamız olan GUL’AMOUR adı altında satışını yapıyoruz.

Gül çiçeğinden bir çok ürün elde etme hedefindeyiz. Şuan için kuru Gül yaprağı, kuru Gül tomurcuğu, Gülsuyu, Gül yağı, Gül reçeli, Gül sirkesi, gül sabunu, Gül tozu, Gül maskesi gibi ürünlerimiz mevcut. Kozmetiksel ve gıda açısından daha da geliştirilebilir bizimde hedefimiz tüm işlemeler gibi büyümek ve her kitleye hitap edebilmek.

H. Eylem KOÇ ;Son olarak bizlere ve okurlarımıza Gülün güzel kokusunun yanı sıra faydalarından da bahsedermisiniz? 

Muhammed Kaya ;

Gül 320 MHz frekans enerjiye sahip tek bitkidir. Gül koklamak veya Gül yağı- Gülsuyu koklamak ruhumuzu ve bedenimizi rahatlatır. Yüksek frekans sayesinde zihni geliştirir hafızayı güçlendirir. Osmanlı döneminde en çok kullanılan kozmetik ve gıda ürünüdür. Özellikle bayanlar Gülsuyu’nu tonik ve cilt bakım ürünü olarak kullanabilirler. Kozmetikte En doğal makyaj temizleme ürünüdür. Ciltteki kılcal kırışıklıkları düzenli kullanımda önler. Cildi parlak ve pamuksu bir görünüme kavuşturur. Gül kurusu ve gül tomurcuğundan çay yapılabilir ve gül çayı mideyi rahatlatır. Zayıflatır. Gül sirkesi diş etlerini ve diş plakalarını güçlendirir aynı zamanda zayıflatma özelliği de vardır. Salatalarda gül sirkesi kullanılabilir. En önemlisi gerçek Gülsuyu içilebilir ve tatlı gıda türlerinde kullanılabilen bir üründür. Tabi katkısız Gülsuyu olması şart. GUL’AMOUR

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.